Güncel

“Arkadaşım, Sakin Ol.”

Son günlerde yaşanan hızlı değişimler, bizi yönettiğini iddia eden hırsızların pisliklerinin ortaya saçılması, bu parazitleri her şartta desteklemeye devam eden salaklar sende bir çeşit sabırsızlık, asabi bir ruh hali yarattı. Kendinde ki değişimi gözlemleyebiliyor musun? Peki gözlemlerini analiz edebiliyor musun? Sen ki anasının kuzusu, an be an delirmeye ve saldırganlaşmaya başlıyorsun. Peki ama hiç düşündün mü, bu ruh halinin altı ne denli dolu? Kendini bu duyguya kaptırırken sonu ne olur hiç düşündün mü?

Seni neden delirtmek için özel bir gayret sarfettiklerini anlayabiliyor musun? Ben amaçlarının ne olduğunu az çok görebiliyorum, peki sen? Günden güne paramiliter bir yapıya evrilmeye mi heves etmeye başladın? Ukrayna’da olanları izledin sana da bir cesaret mi geldi? İstersen gel önce şu konuyu konuşalım… Aksi halde kalkışılacak işlerin altından kalkabilir misin bilmem. Yapacağın bu tarz bir çıkış ise seni ne ben tutabilirim ne de başkası. Fakat önerim şu, sakin bir kafayla neler yaşanabileceğini gel analiz edelim.

Bize Gezi Direnişi esnasında bir nebze tolerans gösterilmesinin en büyük sebebi şiddete başvurmamış olmamızdı. Şiddete başvurmayan insanların üzerine kurşun yağdıran bir hükümet kesinlikle ayakta kalamaz. Fakat aynı insanlar sokaklara silahlanıp çıksaydı durum ne olurdu biliyor musun? Varsayalım ki silahlanıp AKP’yi devirdin… Bu ülkenin polisi, ordusu seni rahat bırakır mı sanıyorsun? Hadi onları geçtim, Türkiye Ukrayna gibi siyasi anlamda ikiye bölünmüş bir ülke değil. Ukrayna’nın batısı AB yanlısı, doğusu ise Rus yanlısı olarak ikiye ayrılmıştı zaten. Türkiye ise bu tip ayrılıklar yaşanamasın diye bilerek insanların topraklarından şehirlere sürüldükleri bir ülke. Sadece İstanbul’da dahi iki mahalle arasındaki ekonomik ve siyasi uçurumu görebiliyor musun? Sen sokağa silahla çıkarsan karşında sadece polis, asker değil, AKP yandaşı halk da çıkacaktır. Kaldı ki bu adamların şiddete senden daha yatkın olduklarını da anımsatmalıyım.

Hadi sen silahlandın diyelim. Ötekisi silahlanmaz mı zannediyorsun? Peki sen nasıl silahlanacağını düşünüyorsun? TOMA gelince kaçan insansın, ıslanmaya tahammül edemiyorsun gerçek kurşunlara mı göğüs gereceksin? Sen hayatında kaç defa kazma kürek salladın? Ukrayna’da sokaklara dökülenler işçi sınıfıdır. Sen bir gün sabahtan akşama elinde sopa, sağa sola salla bak ertesi gün ellerin nasıl şişiyor. O pamuk gibi ellerin, nasırsız parmakların öyle bir su toplar ki, ertesi gün götünü dahi yıkayamaz hale gelirsin, değil elinde sopayla direnmek…

Önümüzde birden fazla seçim şansı var. Bu şansların iptal edilmesi, ertelenmesi ne anlama gelir biliyor musun? Sokaklarda sıkı yönetim kurallarının uygulanmaya başlaması, ev ev, kapı kapı polis baskınları ve ileri seviyede askerin sokaklara çıkarılması… Ben seni bir nebze tanıyorsam sen bunların yarısını görmeden evine kapanıp burnunu dahi dışarı çıkarmamayı tercih edeceksin. Bakalım bu seçimler ne gösterecek. Bu hırsızlar nasıl olsa rahat durmaz, seçimlere de hile karıştırır diyorsan eyvallah. Ama bırak önce onu yapsınlar da görelim.

Hadi silahlandın sokağa döküldün. Bir tek polis mi çıkacak karşına sanıyorsun? Sen Taksim’de savaşırken Tophane’de ki adam sana karşı boş mu duracak sanıyorsun? Unutma bir kısmımız silahtan, emir komuta zincirinden hoşlanmadığımız için askere dahi gitmedik. Para ödedik de kurtulduk bu yükten. Şimdi sokağa çıkıp hayatı atış talimi yapmakla geçen adama karşı silaha mı sarılacaksın? Ukrayna ki, her ne olursa olsun demokrasiye senden benden daha yakın bir ülke, orada dahi kaç cana kıydılar. Unutma biz direnişte bir kaç kişinin kafası kırılınca ”Evine Dön” diye hastag’lar açan dostlarımızla karşılaştık. Ukrayna’da sokaklardaki insanların büyük bir kısmı zaten öncesinden partileri tarafından paramiliter olarak yetiştirilmişler. Asker ruhlu insanlar. Kaldı ki, hemen orada paramilitere dönüştüklerinde emir komuta zinciri oluşturdular. Ulan Gezi Direnişi’nde örgütlenerek hareket edelim dediğimizde ”sen kimsin ki senden komut alalım?” diyen insanlarla birlikteydik.

Ukrayna’nın nüfusu Türkiye’nin yarısı. Elinde AB desteği kozu var. Sen, ben… kim korur lan bizi? Bilakis içten içe yıkılalım da, Türkiye bölük pörçük ele geçirilmesi kolay bir ülkeye dönüşsün diye daha da kızıştırırlar ortalığı. Ayrıca bu ülkede Kürtler’in kitlesel halde katılmadığı direnişler ancak barışçıl olarak sürdürülebilir. Kürtler de sokaklar karışınca iki kez düşünür. CHP’nin başa geleceği bir ülke ister mi Kürt?

Eğer Türk halkının sokağa dökülüp silaha sarılması gereken bir an gelecekse buna zaten kimse mani olamaz. Fakat dur! Sakın kendi kendini fazlaca celallendirip yok yere ateşe atlama.

Seçimlere kadar bu ülkede çok şey değişebilir. Seçimlerde çıkan sonuçlarla da… Baktın olmuyor artık ne istiyorsan onu yap senin bileceğin meseledir. Fakat sakın şu anda durumu olduğundan daha karmaşık bir hale sokarak seçimleri erteleyip ülke üzerindeki baskıyı arttırmak isteyen şerefsizlerin ekmeğine yağ sürme!”

Arzach Mills

Dünyalılar

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Başa dön tuşu