Tarih

Deliname

deli_huni_151966657dDeli sözcüğünü çoğumuz sıklıkla kullanırız. Akli dengesi yerinde olmayanları da deli olarak tanımlarız genellikle. Oysa kimi zaman kendini akıllı kabul edenlerden daha doğru konuşan delilerle de karşılaşmışızdır.

Deli yakıştırması aslında düşünen insanlara, düşünmeyen insanların taktıkları bir genel addır. Hani denir ya “Bir deli kuyuya bir taş atar, kırk akıllı çıkaramaz.”  Bu halk sözünün bilimsel açıklaması olsa olsa şöyledir “Deli, sağlıklı bir toplumun garip davranan sağlıksız bir bireyi değildir. Sağlıksız bir topluma sağlıklı bir tepki vermektedir ve belki de söyledikleri gerçekliği simgelemektedir.”

Aslında deli kelimesi bizim bildiğimiz anlamından başka tarihte pek çok deyim ve ifadeye kaynaklık etmiş bir kelimedir. 1815 yılında tarihli Bursa’lı müderris Mehmed Said, halk dilindeki deli çeşitlerini bir araya toplamış ve  Deliname’yi yazmıştır. Tanımladığı 56 çeşit deliden bazıları şöyledir…

Ağzı açık deli: Söyleyecek yerde ağzını açar bakar.

Asıl deli: Kendini cennetlik sanır.

Benkaz deli: Yorulmaktan usanabilmez.

Bılkın deli: Korkmayacak yerden korkar.

Cebi pak deli: Gözüne sürme çeker ve bezenir.

Cin kıl deli: Bir cevabı işitmeğin çekirge gibi sıçrar.

Cinni deli: Hayvanları ve insanları dövmek ister.

Çarpık deli: Elini ve parmaklarını oynatır bir şeye uymaz.

Dem geldi deli: Kah akıllılık eder kah delilik eder.

Ebleh deli: Kendini cümleden akıllı zanneder.

Esirik deli: Ağzı deve gibi köpürür ve yakası yırtar.

Fitne deli: Alemde piçlikle geçinir.

Gözü büyük deli: İşlemekten kâr etmekten korkar.

Kayık deli: Her şeye kapınır. Hamama gider kurnaya, düğüne gider zurnaya.

Kızıl deli: Az şeyden çok kavga eder.

Kuş akıllı deli: Döğüş etmeyi sever.

Lipri deli: Söylediği cevabı anlatamaz.

Maslahat deli: Kendi işini kor gayrın işine gider.

Misafir deli: Meyhaneden çıkar, yarenleri eve götürür, kendi uyur.

Oynatan deli: Sakız çiğner, gözünü kaşını oynatır.

Pervane deli: Bir kere gidilecek yere yüz kere gider.

Sevdavi deli: Ev, bahçe, mülk edinir haramdan

Süfli deli: Her ne bulursa pak diye yer, karga gibi burnu boktan çıkmaz.

Şeytani deli: Kimseyi beğenmez, gururluluk eder.

Şuara deli: Söylediği cevabı kafiyeye uydurur.

Takla göz deli: Hayrı ve şerri bilmez.

Tenbel deli: Karını ve kibini kor, kahvelerde ve berber dükkanlarında uyur.

Tiryaki deli: Kimse ile zindekanlık etmez. Divarlarla çekişir, tabakları çanakları kırar.

Zınkıl deli: Kamildir, çocuklarla oynar, gençlerle sohbet eder.

Zır zır deli: Daima lafzenlik eder ve çok söyler.

Zir zop deli: Bir iş eder yine ürüdüğü yerde beyan eder.

Dünyalılar

 

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Başa dön tuşu