Arka Bahçemiz

Şemsiye Sevmeyenler Derneği

Yağmur eşitlikçidir; şemsiye ise ezici, eziciliğin günümüzde nasıl bir yıkıma yol açtığını gören insanlar olarak yağmurdan yanayız bizler. Yağmur herkese yağar, zengin, fakir, şehirli, köylü ayrımı yapmaz ancak şemsiye  bu eşitliği bozucu bir unsurdur.

Şemsiye Sevmeyenler Derneği Tüzüğü

Derneğin adı ve merkezi

Madde 1Derneğin adı: “Şemsiye Sevmeyenler Derneği”dir.

Derneğin adresi: Samimiyete ve Eskiye Özlem Duyulan Her Yer.

Dernek Yurt içinde Ve Yurt dışında Şube Açabilir. Yeter ki Şemsiyeye İhtiyaç Duymayan Birileri Olsun.

Derneğin Amacı ve Bu Amacı Gerçekleştirmek İçin Dernekçe Sürdürülecek Çalışma Konuları ve Biçimleri İle Faaliyet Alanı

Madde 2– Derneğimiz, üyeleri arasında dayanışmayı ve yardımlaşmayı sağlamak, Şemsiyenin aslında ne kadar gereksiz bir meta olduğunu ulaşabildiğimiz herkese anlatmak, yağmur yağmaya başladığı anda insanlar tarafından “vah vah nasıl da ıslanmış, ya parası yok ya da aklı ki ıslanmış baksana, hatta bunu düşünen bir insan bile yok ki ona şemsiye almamış” gibi saçma sapan cümleleri ya da düşünceleri yok etmek, sizlere şemsiye uzatan insanların aslında sizlerdeki ‘o en son zerre insanlığı’ da almak amacında olduklarını anlatmak amacıyla kurulmuştur.

Dernekçe Sürdürülecek Çalışma Konuları ve Biçimleri

  • Faaliyetlerinin etkinleştirilmesi ve geliştirilmesi için araştırmalar yapmamak, yani bu maddeyi daha da açacak olursak, şöyle de diyebiliriz: Haberlerden sonra başlayan hava durumlarına bakmamak, yarını önemsememek, her ne oluyorsa ve her ne yaşanıyorsa o anda yaşamak ve anın tadına varmak. Bizler dernek olarak spikerin söylediği “yarın beklenen yoğun yağmur sebebiyle şemsiyelerinizi yanınıza almayı unutmayın!” uyarısını takmayanlarız! Takanları da takmayız orası da ayrı bir bahis…
  • Derneğimiz küçük çocuklara yönelik olarak çok gizli bir faaliyet yürütmektedir. Annesinin patlamaya yakın bulutları görmesi üzerine “evden çıkarken yanına şemsiye al, ıslanırsan hasta olursun!” sözlerine karşı, derneğimizde faaliyet gösteren herhangi birisi “o” çocuğa ulaşır ve “o” çocuğun ilk isyan hareketini  başlatmasının kıvılcımlarını ortaya çıkarır. Devrim olur, çocuk ıslanır, çocuk hastalanarak eve gelir ve yeni rejim baskıları daha da şiddetlendirir…
  • Derneğimizin varmış olduğu bir tespit vardır: Yağmur eşitlikçidir; şemsiye ise ezici, eziciliğin günümüzde nasıl bir yıkıma yol açtığını gören insanlar olarak yağmurdan yanayız bizler. Yağmur herkese yağar, zengin, fakir, şehirli, köylü ayrımı yapmaz ancak şemsiye  bu eşitliği bozucu bir unsurdur. Şemsiye insanlarda sınıf ayrımı yapar (naylon şeffaf şemsiye, promosyon şemsiye, ahşap tutamaçlı şemsiye gibi…) ama yağmur herkese yağar. Herkese eşit dağılan bir şey nasıl kötü olabilir ki ?
  • Derneğimiz bünyesinde teknolojik gelişmelere ve modaya pek önem vermiyoruz. Teknolojinin ve modanın  getirdiği samimiyetsizliğin bilincindeyiz. Hatta laf aramızda yağmur da bu konuda çok hassastır. Şöyle ki: bir yağmur damlası dokunmatik telefonunuzun üstüne düştüğü anda sizleri çok sinirlendiriyormuş diye duyduk, işte biz “o” yağmur damlasının çocuklarıyız; yeni aldığınız ve yağmur geçirmesi çok az ihtimal dahilinde olan ayakkabınızın içine sızan su damlasıyız bizler.
  • Şemsiye Sevmeyenler Derneği olarak insanlara bir şeyi hatırlatmakta epey fayda görüyoruz: Bizler korunaklı evlerinde, güvenlikli sitelerde, çarpışmada hava yastığı açılan arabalarda, plaza camlarından uçsuz bucaksız betona bakan gözlere hapsolmuş robotların dışında varlıklarız, insanız biz ve bunu unutturmaya çalışan her şeyin ve herkesin karşısındayız. Çok mu çok kötüyüz de derneğimize kimse gelmiyor? Çay da ısmarlardık hem, ama pardon siz de karton kutuda pahalı kahveler içen dedelerin torunlarıydınız, unuttuk…
  • Yanınızda “o” varken de güzeldir şemsiyesiz yürümek “o” yokken de. O varken yürürseniz yağmurda, bir de el ele, bir de umurunuzda değilse ikinizden başkası, o anı unutmamak için her şeyi  hafızanıza kaydediyorsanız, kirpiğini eğişinden ne dediğini anladığınızın kirpiklerine gelmişse yağmur damlaları, unutmak mümkün müdür yağmur yüzünden akan rimelin gittiği yola bakmayı? Neyse burası fazla şiirsel oldu ama olsun Şemsiye Sevmeyenler Derneği olarak şiiri de severiz biz romanı da… Tek bir şeyi sevmeyiz ama seviyormuş gibi yaparız: yağmur altında tek başına, aklına “o” gelirken yürümeyi…

Üye Olma Hakkı ve Üyelikten çıkarma

Madde 3– Derneğimize isteyen herkes üye olabilir, isteyen herkes üyelikten istediği an çıkabilir, yeter ki hayatında bir kere yağmurda şemsiyesiz yürüyebilmiş olsun. Daha önceden üyeliğiniz yoksa hava tahmin raporlarından en yakın yağmurlu günü seçmeniz sizin lehinize olacaktır.

Madde 4- Üyelikten çıkarma sadece yağmura hakaret olduğunda ve bunu bizlere sosyal medya aracılığı ile ihbar ettiğinizde olmaktadır. Örneğin bir arkadaşınız “yağmur, kitap, kahve” temalı bir fotoğrafınızı tarafımıza iletirse en kısa sürede üyelikten atılırsınız. Yağmur yağıyorsa ıslanacaksınız arkadaşlar tek kuralımız bu, buna uymak bu kadar mı zor?

Üyelerin ödeyecekleri giriş ve yıllık aidat miktarının belirlenme şekli

Madde 5- Bizler Şemsiye Sevmeyenler Derneği olaraktan, insanların birbirine ikiyüzlü davranmasına sebep olan, cinayetlere, hırsızlıklara ve bilumum suça sebep olan paraya değer vermiyoruz. O çok değerli kağıtlarınızı 15 dakika boyunca yağmurun altına koyun ne demek istediğimizi anlayacaksınız.

Toplantı Usulü: En yakın yağmurda görüşmek üzere…

Editör Notu: Elbette satır aralarında bize farklı şeyler anlatmaya çalışan hayali bir dernek bu. Derneğin kurucusu bilinmiyor tarafımızdan. Hatta bu metnin yazarının adını da aramamıza rağmen bulamadık. Eğer yazan arkadaş yazısını görüp bize ulaşırsa seve seve adını ekleriz. Bu arada küçük bir hatırlatma bizler zaten uzun zamandır bu derneğin bir üyesiyiz.

Yazının alıntılandığı web sitesi: https://indigodergisi.com/2016/02/semsiye-sevmeyenler-dernegi/

[divider style=”solid” top=”20″ bottom=”20″]

Dünyalılar

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Başa dön tuşu