Tarih

Woodstock Müzik Festivali

Woodstock denince aklımıza ne geliyor? Bir tahta  deposu mu? Yurtdışında bir tatil beldesi mi, yoksa Snoopy’nin arkadaşı ve aynı zamanda sekreteri olan kuş mu?

Müzik tarihinde belli başlı olaylar varrdır. Bunlar sadece müziğin gelişimini değil; modayı, politikayı, öğrenci hareketlerini, bir devrin estetik anlayışını da etkilemiş ve hatta değiştirmiştir. New York’un kuzeyindeki Woodstock’tan adını alan bu gelmiş geçmiş en büyük ve en muhteşem rock festivali de onlardan biriydi.

1969 yılında bir yanda Vietnam Savaşı hızla sürerken, öte yanda Amerika’da okur-yazar kesim, özellikle üniversite öğrencileri bu anlamsız savaşı sorguluyorlar; dünyanın dört bir yanında savaş karşıtı gösteriler yapıyorlardı. Bu duygu durumu içinde, 1969 yılının Ağustos ayında New York yakınındaki Bethel Kasabası’nda düzenlenen festivale 15.000 kişinin katılması tahmin edilirken izleyici sayısı umulmadık bir şekilde 500.000’e ulaştı. Bu, üç günlük festivale gideceklerin istediği tek şey hem iyi müzik dinlemek hem de seslerini duyurabilmekti.

Festivalde bir “ana grup” yoktu. Bunca kalabalığın toplanmasındaki en önemli sebeplerden birisi de süreç içinde bedava bir festivale dönüşmesiydi. Biletler bastırılmış, satılmış ama herhangi bir kontrol imkanı kalmamıştı. Organizatörler New York otobanındaki trafiği gördükten sonra, onca insana bilet kesemeyeceklerini anlamışlardı. Girişin belirlenmesi için alanın etrafına örülen teller, konserler başlamadan söküldü.

Festivalin, daha sonradan alamet-i farikası haline gelen çamura sebep olan yağmur, ilk günden yağmaya başladı ve gittikçe şiddetlendi. Ancak bunun sonucu çok farklı oldu. Yağmur, herkesi birleştirdi. Artık kimsenin durumu diğerinden farklı değildi.

Woodstock konserinin ana teması; barış, eşitlik, adalet ve eski kokuşmuş törelerin yıkılmasının gerekliliğiydi.

15 Ağustos 1969’da Richie Havens konseriyle başlayan festival, 18 Ağustos Pazartesi günü,]imi Hendrix konseriyle sona erdi. Hendrix sahnede, Amerikan Milli Marşı’nı gitarıyla çaldı. Bu, dönemin savaş karşıtı eylemlerinin de sembol parçası oldu.

Sahnede birçok sanatçı Vietnam Savaşı’na olan tepkilerini Jimi Hendrix gibi şarkılarıyla dile getirdi. Binlerce katılımcı da şarkılara eşlik ederek bu tepkiye ortak oldu. Çamurun her tarafta olduğu festival de; su ve tuvalet kuyrukları katılanlara kaos ortamı yaşatsa da, festivalde zannedilenin aksine bir şiddet olayı yaşanmadı.

JimmyHendrix_woodstock

Vietnam Savaşı gazileri, savaş karşıtları; homoseksüeller, anti-homoseksüeller; uyuşturucunun legalize edilmesini savunan ve karşı çıkanlar, zenci hakları dernekleri üyeleri ile birlikte ırkçı görüşlere sahip gruplar, rahibeler, hippiler ve müzik sevdalılarından oluşan yarım milyon kişi tarafından gençlik hedoizminin alfabesi Woodstock’ta yazıldı. Joan Baez’in devrimci lirikleri ile Bob Marley’in özgürlük ve sevgi ritimleyen gitar telleri; püritan Amerikanizmi, devlet sistemini ve kokuşmuş toplumsal değerleri acımasızca yargıladı.

Güvenlik güçleri Woodstock’ta toplanan yarım milyon kişinin kanunsuz eylemler yapabileceğini, uyuşturucu kullanılacağını, sağlık açısından sorunlar yaşanacağını ve uzunluğu kırk kilometreyi bulan araba konvoyunun trafiği aksatıp kalabalığın kontrol edilemeyeceğini ileri sürerek -hükümet tarafından genel ihtiyaçların organizesi sağlandıktan sonra- ileri bir tarihte yapılmasını önerip, konseri yasaklamak istediler. FBI yetkilileri, konserin acilen ertelenmesi yolunda Woodstock müzik şöleni organizatörlerine baskı ve tehditler yağdırdılar.

Woodstock katılımcıları çok kısa bir sürede gönüllü gruplar oluşturarak; sağlık, temizlik, yiyecek ve genel ihtiyaçlarını halletmek için birimler kurup, örgütlendiler. Konsere izleyici olarak katılan doktorlar tarafından tıbbi müdahale gereksinimi için sağlık çadırları kuruldu. Uygun yerlere tuvaletler inşa edildi, çocuklar için mini parklar oluşturuldu. Yiyecek temini için helikopterler kiralandı ve bölgeye sürekli şekilde yiyecek ikmali yapıldı. Hatta dini ibadetlerin yerine getirilmesi için -gönüllü rahipler öncülüğünde- portatif kiliseler bile kuruldu.

Devlet güçleri sonunda pes edip, Woodstock kalabalığını yalnız bıraktılar. Yarım milyon insanın görüş ayrılıkları nedeniyle yaratacağı kavgalarda insanların toplu kıyımlar sonucu öleceğini, konsere yakın yerleşim bölgelerinde geniş çaplı hırsızlık olayları olacağını, sağlık kontrolü yapılmadan dağıtılan yiyeceklerin zehirlenmelere yol açacağını savunan FBI raporlarının gereksizliği ve yanlışlığı anlaşıldı. Yağmur altında üç gün kesintisiz süren Woodstock konserleri sırasında umulanın aksine hiçbir hırsızlık olayı olmadı, toplu katliam ve cinayetler işlenmedi. Konserler boyunca sadece iki kişi kalp krizinden öldü, konseri izlemeye gelen iki hamile kadın da doğum yapıp durumu eşitledi.

İnsanlar; devletin organizatörlüğüne ve denetçiliğine ihtiyaç olmadan barış içinde yaşayabileceklerini Woodstock’ta keşfettiler. Her şeye burnunu sokan devlet sisteminin aslında toplumsal kaosun da yaratıcısı olduğu Woodstock konserleri ardından net bir şekilde anlaşıldı.

Woodstock; devletin kanuni kurallarını katı polisiye ve askeri tedbirlerle korumasının ters etki yaratıp, sıradan masum insanları dahi sabıkalı duruma getirebileceğinin, devlete olan inancın ve saygının kaybolmasında yine devletin kendi kurallarını uygulamasındaki yöntem hatalarının yattığının ve statüko uğruna insanları kokuşmuş kurallara uymaya zorlamanın toplumda düzen yerine kargaşalıklar yaratabileceğinin ispatıdır.

Mehmet T. Özciğer

Dünyalılar

 

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Başa dön tuşu