Güncel

Sorunlarla Başa Çıkma Yolları – 1

Güç Alanı Analizi

Yaşam boyu irili ufaklı birçok sorunla karşı karşıya kalır, kimi zaman kolaylıkla baş ederken kimi zaman da sorunlar karşısında çok zorlandığımızı hatta çaresiz olduğumuzu hissederiz. Duygularımızla aklımız çelişebilir, çevreden (yeteri kadar) destek göremeyebiliriz, doğru değerlendirme yapamayacak durumda olabiliriz. Böyle durumlarda şöyle bir kenara çekilip baksak kolaylıkla görebileceğimiz çözüm yollarını da fark etmiyor olabiliriz; duygularımız aklımızın önüne geçebilir, kısa sürede kolayca atlatabileceğimiz sorunların bizi sarsmasına ve hayatımızı olumsuz etkilemesine, bizi sürüklemesine karşı koyamayabiliriz. Gücümüzü, enerjimizi yeterince etkili ve doğru kullanamayabilir, panik içinde sorunu çözmek yerine onun bizi sürüklemesine teslim olabiliriz. Bildiğimiz kadarı yetmeyebilir, bilmediğimize ulaşamayabilir ya da gözümüzün önündeki, kendi elimizdeki çözüm yollarını fark etmeyebiliriz. İşte böyle durumlarda daha serinkanlı değerlendirme yapmamıza yardımcı olacak ve sorunu denetim altına alabileceğimiz bir yöntem var: “güç alanı analizi”.

Güç alanı analizi, enerjimizi kontrol edebileceğimiz unsurlar için kullanmayı ve daha etkili sonuç almayı sağlayan bir yöntem. Yapmamız gereken tek şey, karşı karşıya olduğumuz sorunda bizim kontrol edebileceğimiz olumlu ve olumsuz unsurları belirlemek;  enerjimizi kontrol edebileceğimiz unsurlar için kullanmak. Kontrol edemeyeceğimiz unsurlar için zaman ve enerji kaybından kurtulup daha etkili bir sonuç alabiliriz böylelikle.

Bir örnekle açıklamak gerekirse hayatınızı tehdit eden bir saldırı ile karşı karşıyasınız. Kendinizi savunmak için elinizde bir silah ve yalnızca 6 tane mermi var. Bu mermileri karanlığa rastgele ateş açıp kullanmak mı yoksa her birini akıllıca, hedefe ulaşacak şekilde mi kullanmak daha doğru? İkincisi değil mi? İşte güç alanı analizi de bunu sağlıyor.

Peki nasıl?

Bir kağıt ve bir kalem, isterseniz farklı renklerde iki kalem ve biraz zaman gerekli yalnızca. Kağıdın ortasına boydan boya bir çizgi çizerek başlayalım. Başlangıç noktası sıfır, bitiş noktası 100 olan.

%0                                                                        %100

Şimdi bir düşünelim sıfırla 100 arasında neredeyiz? Diyelim ki işyerinde hak ettiğimiz konumda olmadığımızı düşünüyoruz ya da kendi işimizin sahibiysek, işler istediğimiz gibi gitmiyor. Her şey yolunda gitseydi şu anda yüz birimlik göstergenin 80 birimlik noktasında, önümüzdeki aylarda da daha ileride olacaktık. Ancak ne yazık ki yalnızca yüzde 35 noktasındayız. O halde yerimizi tesbit edelim:

% 0                                                                    % 100

% 35

Şimdi bu dikey çizginin soluna bizi ileriye, hedefimize taşıyabilecek unsurları, sağına da bizi gerileten, engelleyen unsurları yazalım:

 

Destekleyen                                Engelleyen

İtibarım                                        Para piyasalarındaki belirsizlik

Ailem                                           Rakipler

Bilgi birikimim …….

Yeni pazarlara açılabilme yeteneği ……

 

Şimdi durumu gözden geçirelim, hangi unsurları “kontrol edebilir”, hangilerinde “etkisiz” durumdayız. Açıkça görünüyor ki para piyasalarındaki belirsizlik bizim kontrol edebileceğimiz bir unsur değil. Rakiplerimiz kısmen kontrol edebileceğimiz bir unsur. Geriye kalanların tamamında az veya çok kontrol bizim elimizde. O halde enerjimizi kontrol edebileceğimiz olumlu (bizi destekleyen, ileri taşıyan) unsurları güçlendirmeye;

Bizi engelleyen kontrol edebileceğimiz unsurları bertaraf etmeye çalışarak değerlendirmemiz gerekiyor.

Bu yöntem kişisel sorunlar için de rahatlıkla uygulanabilir.

Ne dersiniz, bir denemeli mi?

Meral Çakır

www.dunyalilar.org

 

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Başa dön tuşu