Okuyun çocuklar, elinize ne geçerse okuyun…Ne kitaplar var! Küçük Prens’i okudunuz mu?
Küçük bir gezegeni vardır Küçük Prens’in. İşte, uzayda bir gezegen. Ama nasıl küçük! El kadar bir yer. Küçük Prens de küçük elbet. Altın saçlı bir çocuk. Bir yanardağı, bir koyunu var, bir de çiçeği. Her sabah yanardağının lavlarını süpürüyor, koyununa ot veriyor, çiçeğini suluyor. Sonra bir gün, aklına esiyor, uzayda yolculuğa çıkıyor. Ayrı ayrı gezegenlerde bir sürü adama rastlıyor. Kürklü, kırmızı giysili bir kral; kendini beğenmiş bir adam; utandığı için içen, içtiği içinde utanan bir sarhoş; sürekli olarak sayılarla uğraşan, para hesapları yağan bir işadamı; bir sokak generi bekçisi… Bu arada Küçük Prens’in yolu Dünya’ya düşmez mi?
Kırmızı Balon’a ne dersiniz? Umarım okumuşsunuzdur o kitabı. Küçük Paskal’ın ve balonunun serüveni anlatılıyor. İyi bir balon kırmızı balon, sahibi nereye giderse, o da oraya gidiyor. Başöğretmen, otobüs biletçisi, sokak çocukları… Kimler yok ki kitapta! Aynı zamanda mert bir balon Paskal’ın balonu. Sokak çocukları Paskal’ı döverlerken onu yalnız bırakmıyor. Ama o çocuklardan birinin attığı serseri bir taşla patlayıveriyor. Yani ölüyor. Daha sonra bir sürü balon geliyor.
Alis’i tanıyor musunuz? Alis, canım; hani Harikalar Ülkesi‘ne gitmişti. Tarla faresi neler anlatmıştı ona? Kupa Kraliçesi ne biçim bir kraliçeydi? Alis Harikalar Ülkesinde’yi okuyacaksınız, değil mi? Yoksa bozuşuruz, ha! Bozuşuruz da ne olur, demeyin, sizin adınıza ben bir kez daha okurum o kitabı.
”Peter Pan Define Avında’‘ kitabını duydunuz mu? Büyülü Peter Pan çocuklara uçmayı öğretiyor. Daha sonra onları gökyüzünden ”Düşler Ülkesi’ne götürüyor. Çocuklara orada kızılderililer, kurtlar, deniz kızları ve korsanlarla karşılaşıyorlar. Korsanların lideri de uğursuz Kanca Kaptan. Eli kesik. Çengel gibi demirden bir şey takmış koluna. Korkunç bir adam. Kimseye acımıyor.
Şeyi de okuyun. Gülliver’in Yolculukları’nı. Cüceler ne yapmış? Devler nasıl yaratıklarmış?
Ha, bir de Robinson var. Bindiği gemi batınca ıssız bir adaya düşüyor. Nasıl bir ada burası? Bir de keçi var. Ben o keçiyi çok sevdim. Nedenini sorarsanız, bilmiyorum.
Bunları söylüyorum ya, aslında elinize ne geçerse onu okuyun. Ya birşey geçmezse…
O zaman da, oturun, bana mektup yazın.
Cemal Süreya