“HALKLARIN DEĞİL COĞRAFYANIN MÜZİĞİ”
Selim Yaman 2011 yılının son aylarında
“HALKLARIN DEĞİL COĞRAFYANIN MÜZİĞİ”
adlı sayfasıyla Facebook içerisindeki kültür dolaşımına katıldı.
Tam da artık herkesin ‘beğen’ tıklamaktan bezdiği bir cangılda farklı bir kulvardan kulağımıza- ve gönlümüze hitâb’ ederek onun bu sayfada gelmiş geçmiş ya da yaşayan ‘öteki’ kültürlerin izini, sesini sunduğunu fark ettik.
Okumakta olduğunuz söyleşi ile Selim Yaman’dan bu sayfadaki fikrin arkasında yatan sebeplerden biraz bahsetmesini ricâ ettim.
SÖYLEŞİ:
Hülya Erdoğan – “HALKLARIN DEĞİL COĞRAFYANIN MÜZİĞİ, halkların ortak değeri/mirası ve kardeşliğinin ifadesidir.” olarak tanımladığın bu değerli kültür sayfasını özveri ile geliştiriyorsun; seni çalışmaların hakkında soru yağmuruna tutmadan önce kısaca kendinden bahseder misin Selim?
Selim Yaman – İşletme mezunu; bankacılık, finans sektöründe bir gün bile yaptığı işten zevk almadan, yaşamını sürdürmek zorunda kalanlardanım.
H.E. – Bu çalışmaya seni yönlendiren sebepler nelerdir?
S.Y. – Çorum/Mecitözü doğumluyum. Türkülerle büyüdüm. Bağlama çalmaya çalışırım. Arkadaşlarım, çevrem geniş bir repertuarım olduğunu söylerler.
Türkülerimizin geleneksel, özgün icrâlarına ulaşılmasına yönelik bir gereksinim ve bu yolda bir eksiklik olduğunu farkettim.
Diğer taraftan bu coğrafyada yaşanmış acıların yanı sıra; toplumların/insanların biribirine yabancılaşması, ‘öteki’leştirilmesi ile ilgili olarak duyduğum rahatsızlık; biribirimizi anlama, farklılıklarımıza saygı gösterme ve yüzleşme adına ne yapabilirim sorusu en belirgin sebepler oldular.
H.E. – Tam olarak nereye varmak istiyorsun?
S.Y. – Savaş ve ırkçılık karşıtı biri olarak; bu coğrafyada yaşayan insanların aslında biribirlerine ne kadar benzediğini, yüzyıllardır birlikte yaşadıklarını, etnik ve dinsel farklılıkların bir renk olduğunu anlatmaya çalışıyorum.
Müzik en önemli sosyal iletişim araçlarındandır.
Zaman zaman takipçilerimizin şaşkınlıkları, özeleştirileri, övgüleri bu iletişimin en önemli göstergeleri oluyor.
Bir takipçimiz “tarih böyle de yazılır” şeklinde bir yorum yapmış nitekim.
Amacımız tarih yazmak değil; birikimimiz de buna el vermez, ancak bizim için çok önemli ve onore edici güzel bir yorum.
H.E. – Sayfayı tâkip’ediyor, çok yararlı buluyoruz.
Paylaşımların ne zaman başladı. Yönetici olarak sadece sen mi varsın?
S.Y. – Teşekkür ederim. 09 Ekim 2011 tarihinde başladı.Tek başıma uğraşmak gittikçe zorlaşmakta olsa da, üstesinden gelmeye çalışıyorum.
H.E. – Kaynakların neler/kimler?
S.Y. – Belirgin olarak bir kaynağım yok. Son bir aydır, Karamanlı torunu olan, Atina’da yaşayan araştırmacı/yazar Sn. Thanasis Papanikolau [θανασης Παπανικολαου] kendi derlediği kaynakları benim ile paylaştı. Kendisine buradan da çok teşekkür ediyorum. Onun dışında sadece sevgi, ilgi ve emek. Bunlar sizi zaten kaynağa ulaştırıyor.
H.E. – Daha evvel bu tarzda çalışma ve arşivlerin oldu mu?
S.Y. – Yukarıda da belirttim. Bir ‘türküsever’im. Yine de dağarcığım biriktirme ve yakın çevrem ile paylaşmaktan öteye geçmemiş idi.
H.E. – Sayfanın adı ile ilgili biraz açıklama yapabilir misin? Takipçilerinden bu konuda geri dönüşler var mı?
S.Y. – Zaman zaman itirazlar oldu;
“Halk olmaksızın müzik üretilebilen coğrafya olur mu?”,
“Coğrafyaların müziğini halklar yaratmıyor mu?” gibi sorular ile karşılaşdım.
Tabi ki insanın olmadığı coğrafyada müzik olmaz.
Bir sanat eseri insan ürünüdür. Genel olarak dünyada “Halkların Müziği” ibâresi kullanılmaktadır.
Bu sayfa adında anlatılmak istenen, coğrafyanın insanı her yönden şekillendirdiği; insanoğlunun mücâdelesinin doğa ile başlamış, hâlen de devam etmekte olduğudur. Nitekim Balkan, Kafkas ve başkaca coğrafyalarda yaşayan halkların müziklerinin biribirine benzerliği dikkat çekicidir. Anlatılan nedenlerle ve yaşanılan coğrafyanın kültürel birikimini de ifade edebilmek adına coğrafya vurgusu ön plana çıkarılmışdır.
H.E. – Bulduğun bir eski eserin genelde çeşitli kökenlere de yayıldığını açıklıyorsun; hatta bunlara ait linkleri de örnek olarak veriyor; varsa o türkü ile ilgili bilgiler veriyorsun. Her halk genelde o eski ezginin kendi kültür bahçesinden aşırılıp adapte edildiğini iddia ederken, benim fark ettiğim şey “boşuna didişmeyin; bu coğrafyanın ezgisidir, kendinize mâletmekte direndiğiniz ezgiler aslında hepinizindir” demen oluyor. Doğru muyum?
S.Y. – Evet doğrusunuz.
Anadolu Coğrafyasının Müziği, binlerce yıllık bir süreçte yaşamış uygarlıklar, kavimler, halkların mirâsıdır/sonucudur.
Yaratılan bir eserin yaşanılan coğrafya ve o coğrafyanın kökeninden/geçmişinden bağımsız olarak ortaya çıktığı düşünülemez. Bu coğrafyada yaşamış halklara atf’edilen ve biribirleri ile büyük benzerlikleri olan müziklerin kime ait olduğundan çok, bu coğrafyanın ortak dili olduğu vurgusu çok daha önemlidir. Teknik yönü ise müzikologların işidir.
H.E. – Birazda takipçilerinizin profili hakkında bilgi verir misin?
S.Y. – Şu anda dörtbinin üzerinde takipçimiz var.
Eğlenceli bir sayfa olmamamıza karşın, takipçilerimizin % 46’sı kadın, % 17’si de yurtdışından, toplam 44 ülkeden. Bu veriler çok sevindirici.
Eğitimli bir profilin yanında, eğilim olarak aktivist ve muhaliflerin büyük bir ağırlığı var. Amacımız fark gözetmeksizin, her kesimden takipçiye ulaşmak.
H.E. – Biraz da takipçi yorumlarından bahseder misin?
S.Y. – Çok ilginçtir ki, sayfa adı dışında bir eleştiri almadım.
Ayrıca genel kabul görmüş, bilinenler dışında paylaşımlar yaptığımız halde, ırkçı, rahatsız edici yorumlara birkaç istisnâ dışında karşılaşmadım. Yorumlardaki karşılıklı nezâket ve içtenlik çok umut verici.
H.E. – Son olarak, sayfanızı en iyi anlatacak birkaç link verebilir misin?
S.Y. – Elbette…
Sayfamız:
“HALKLARIN DEĞİL COĞRAFYANIN MÜZİĞİ”
https://www.facebook.com/Cografyanin.Muzigi
Kapak resmimiz:
Edirne Kadınları
Profil Resmimiz:
https://www.facebook.com/photo.php?fbid=643897665632486&set=pb.276398542382402.-2207520000.1383171450.&type=3&theater
KARAMANLILAR 4 / Gesi Bağları
https://www.facebook.com/photo.php?v=120659788044376&set=vb.276398542382402&type=3&theater
Vahan Boyajian – Der Zor Çöllerinde
https://www.facebook.com/photo.php?v=560531360635784&set=vb.276398542382402&type=3&theater
Shekar Hanım – Tchakidji (Çakıcı)
https://www.facebook.com/photo.php?v=137943999680472&set=vb.276398542382402&type=3&theater
H.E. – Eh bu kadar güzel bir seçimin ardından benim/ de çok takdir ve sevgiyle dinlediğim senin kendinin çalıp söylediğin bir örnek sunmak boynumun borcudur, ne önerirsin Selim?
S.Y. – Memnuniyetle..
Selim Yaman – Ahçik Çıkmış Kilisenin Taşına (Erzurum)
https://www.facebook.com/photo.php?v=121742464602775&set=vb.276398542382402&type=3&theater
H.E. – Teşekkür ederim Selim Yaman.
Hem bu söyleşi-, hem de emeklerin için.
S.Y. – Ben çok teşekkür ederim. Duyarlılığın, katkıların için Hülya.
Hülya Erdoğan
Datça, 2 Kasım 2013