Arka Bahçemiz

Kadın İnsan mıdır?

KADIN İNSAN MIDIR?

Kadın şeytan değildir. Siz kötülükleri kendi içinizde arayın bayım. Çirkin bakışlarınıza estetik katın biraz, bilinçaltınızı ölçüsüzce taşırmak yerine akıl ve vicdanınızla denge, ölçü koyun. Şeytan; hakim olmadığın nefsin, kontrol etmediğin ilkel güdülerin, medeni dünyanın ölçülerine uymayan vahşi yanındır. Hangi kadına baksa çırılçıplak ten gören perdelenmemiş kirli zihnindir.

kadınlar günü, kadın, dunyalilar.org

Kadın yasak elmayı yediren değildir. Başarısızlıklarımıza, zaaflarımıza, kusurlarımıza, hatalarımıza  bahane aramak, başkalarını ve şartları suçlamak en basit insan psikolojisidir. Akıl, irade, düşünebilme yetisi  herkese bahşedilmişse yapılan hatalardan öncelikle kendimizi sorumlu tutacağız.

Kadın erkeğin kaburga kemiğinden yaratılmamıştır. Bu konuyu biraz araştırdığınızda okuyup özümlediğinizde erkek ve kadının aynı anda tek özden varlık sahnesine çıktığını, her türlü ayrımın(cinsiyet, din, dil, ırk)  Yaradan tarafından kabul görmediğini önemli olanın insanlık mertebesi olduğunu anlayacaksınız.

Kadın erkeğin namusu değildir. Namus kelimesi Yunanca “nomos” kelimesinden gelir ve ilke, kural demektir.  Ticarette, siyasette, ilişkilerde , toplum hayatının her alanında ilke ve kurallar vardır. Bunları kim çiğnese, kadın erkek fark etmez namussuz olur. Siyasette yalan söylüyor, hak yiyorsan, ticarette hile yapıyorsan, evlilikte aldatıyorsan v.s.  namus kavramını kendine döndürmelisin. Yani sadece kadın söz vermiyor, sadece kadının uyması gereken ilke ve kurallar yok hayatta. Namus herkes içindir. Kendi rezilliklerinizi, riyanızı, alçaklığınızı, kirlerinizi kadında temize çekmenin adı namus olamaz.

Kadın eve kapatılan bir eşya değildir. Sosyal hayatın içinde, köyde tarlasında, bağında bahçesinde, şehirde kimseye muhtaç olmadan onurluca ekmeği peşirendir. Kimi mendil, çorap satar, kimi kariyer yapar, kimi çocuğuna bakar. Kadını yaşamın içinden söküp süs eşyası gibi vitrinin içine koyup mutlu olmasını ve mutlu nesiller yetiştirmesini bekleyemezsiniz. Hepimiz aynı güneşten biraz pay alan, aynı havayı soluyan aynı yeryüzünün misafirleriyiz.

Kadın saçı uzun aklı kısa değildir. Aksine vicdanı, aklı, sağduyuyu, sevgiyi, şefkati temsil eden sağ beynini fazla kullanmasıyla salt erkek mantığına ve düz zekasına karşı ölçüdür, dengedir. Hayatı yaşanır kılan duyguların merkezidir. Fırsat verildiğinde aklını her alanda kullanarak başaramayacağı iş, yapamayacağı meslek yoktur. Kadının saçı uzun da olabilir kısa da olabilir hatta rengarenk boyayabilir ama aklı erkek aklından daha az, üretme ve başarma potansiyeli asla daha düşük değildir. Tarihin akışını değiştiren kadınlar yürek gücü ve zekasıyla erkek egemenliğinin karşısında daima tehlike olarak görülmüştür.

Kadın sadece ten değildir. Tenin içinde candır, ruhtur. Ten isteyen tende kalır, ötesidir anlamak, paylaşmak, ötesidir birlikte var olmak, çoğalmak… Ruhuna dokunmadan sevemezsiniz kadını, benliğini bulmadan, kalbinin atışını duyumsamadan, gözlerine yansıyan dünyasını keşfetmeden sevemezsiniz.

Kadın sonsuz güzellik ve gençlik değildir. Zaman hepimizin üstüne eşit yağıyor. Kadın için zamanı yok saymak ondan sonsuz bir gençlik ve güzellik istemek evrenin kanunlarına karşı koymaktır. Yaşlanmayan, solmayan, kırışmayan güzellikler aramalı insanda.

Kadın melek değildir. Olağanüstü güçleri yoktur. Kapasitesi neyse onu gerçekleştirir. Siz iyiliği ve kötülüğü içinizde nasıl barındırıyorsanız kadında da aynıdır bayım. Bir kadın bunu nasıl yapar değil, bir insan bunu nasıl yapar demelisiniz. Sevmeyi öğrendiğinizde birlikte kanatlanabilirsiniz ancak.

Kadın eksik etek değildir. Eksik olan düşüncenizin ve bakış açınızın yetersizliğidir. Eksik olan kadın karşısında kendinize olan güvendir. Eksik olan yetersiz beyniniz, hayatı anlamaktan yoksun tavrınız, okuma, bilme, araştırma yoksunluğunuzdur.

Kadın sırtından sopa karnından sıpa eksik edilmeyecek bir eşek değildir. Biz ki hayvanlara merhametle yaklaşan, sopayı onlara bile layık görmeyen, tüm canlıların yaşam hakkına saygılı,  kimseyi hor görmeyen duygularla bezeliyiz. Kaldı ki kadına söylenmiş bu sözün içimizde yer bulması, yaşaması, genlerimize kadar işlemesi neresinden baksan kabul edilir değil. Çağdaş dünyadan, medeniyetten , ilerlemeden dem vururken beyin olarak insana yakışmayan hurafelere, yanlışlara, ortaçağ zihniyetine, sorgulanmayan kalıplaşmış fikirlere saplanıp kalmamız ne garip.

Velakin, ezcümle; erkeğin karşısında tam karşısında dimdik ayakta duran kadın, anadır, yardır, sevgilidir, eştir, kardeştir, arkadaştır, dosttur. Yeri gelir bağırır çağırır öfkelenir, yeri gelir sever, sarılır, kahkaha atar, neşelenir. Sever, sevilir, aldanır, aldatır, merhamet eder, sabreder, güzelleştirir. İnsana dair ne varsa kadındadır ve kadın insandır!

Ve hala” kadın insan mıdır ” diye tartışılan bir dünyada kadının da bir insan olduğunu, erkekle aynı yaşam hakkına sahip olduğunu anlatmaya çalışmak insanlık adına utanç verici olsa da doğrunun, adaletin, eşitliğin yanında yer alanlar olarak yılmadan inşa edeceğiz özgürlük anıtını.

FATMA KOŞUBAŞI

www.dunyalilar.org

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Başa dön tuşu