Sabah uyanıp mısır gevreği yemekle başlayıp gece yatarken dişlerinizi fırçalayana kadar sizi takip eden bir potansiyel katil var: Palmiye yağı ya da bilinen diğer isimleriyle palm yağı veya hurma yağı (palm oil). Bu madde, yağ içeren tüm gıda ve kozmetik ürünlerinin hemen hemen yarısında bulunuyor ne yazık ki.
Palmiye yağının suçu ne?
Palmiye yağı, özel bir tür palmiyenin meyvelerinden çıkarılan yağa verilen isim. Diğer bitkisel yağlara göre doğmuş yağ oranı daha yüksek olduğu için kalp hastalıkları ve obezite gibi problemlerle ilişkilendirilen palmiye yağı; ısıya dayanıklılığı, uzun raf ömrü ve ucuz maliyeti ile kozmetik ve gıda üreticilerinin çokça tercih ettiği bir seçenek. Biyodizel yakıt üretimininse yıldızı.
Ner varki özellikle Endonezya, Malezya ve Sumatra’da dev arazilerde üretimi yapılan palmiye yağı, vahşi yaşam karşısında çok büyük bir tehdit oluşturuyor. Asya fil ailesinin en küçük üyelerinden olan Sumatra fillerinin %80’i, palm yağı üretilmek üzere katledilen hektarlarca orman nedeniyle son 75 yılda yok oldu. Yıkımın devam etmesi durumunda şu an sayıları 2.000 civarında olan Sumatra fillerinin 30 yıl içerisinde dünya üzerinden silineceği tahmin ediliyor.
Sumatra kaplan ve orangutanları ile birlikte türün varlığını sürdürme tehlikesi yaşayan Sumatra filleri, International Union for Conservation of Nature and Natural Resources (IUCNN) tarafından kırmızı listeye alınmış durumda. Sayıları zaten çok az olan filler, doğal yaşam alanları yok edildiğinden insanların yaşadıkları bölgelere doğru kaçıyor ve bu bölgelerde ‘tehlike’ yaratmaları nedeniyle devlet tarafından yakalanıp kafeslerde tutuluyor. 1984-2009 yılları arasında 700’ü aşkın fil yakalanıp kafeslere kapatılmış. Hapsedilmeyenlerse doğal ortamlarında olmadıklarından insan eli değmiş gıdaları tüketip zehirleniyorlar. Örneğin 3 Haziran’da Tesso Nilo National Park’ta bulunan iki fil cesetinin ölüm nedeni, fare zehiri yemiş olabileceklerine yoruluyor. Bu da demek oluyor ki filler için tek kurtuluş, doğal yaşam alanlarına geri dönmelerini sağlamak.
WWF ve Greenpeace, başlattıkları kampanyalarla Endonezya hükümetinden Sumatra fillerinin yaşam alanlarını koruma altına almasını talep ediyor. Fillerin şu anki doğal yaşam alanlarının %75’i devletin koruma bölgelerinin dışında kalıyor.
Palmiye yağını evden uzak tutmak şart, ama bu maddenin hangi ürünlerde bulunduğunu belirlemek o kadar da kolay değil çünkü bazı ürünlerde palmiye yağı bitkisel yağ olarak belirtilebiliyor. Kozmetik ürünlerinde iser palmiye yağı genellikle sodium laureth sulphate ya da elaeis guineensis adıyla geçiyor.
Kampanya sonucunda AB 2011 yılında, tüm ürünlerde kullanılan bitkisel yağlarının türlerinin etiketlerde belirtilmesini zorunlu kıldı. Birçok üretici artık etiketlerde bitkisel yağın hangi bitkiden elde edildiğini belirtse de bu kanun 2015 yılında tam olarak yürürlüğe girecek. 2015, Sumatra filleri için çok geç olabilir o yüzden firma ve hükümetleri uyarmak, yağmur ormanlarının palmiye yağı fabrikalarına dönüşümünü ivedi şekilde engellemek gerekiyor.
Gıda alışverişinde palmiye yağını saptamak içinse ürünün etiketine bakın. Bitkisel yağ içeren ürünlerde doymuş yağ oranı %40’ın üzerindeyse ürünün içinde hindistan cevizi ya da palmiye (büyük olasılıkla palmiye) yağı bulunmaktadır. Palmiye yağından kaçınmanın en kolay yolu ise %100 ayçiçek, mısır ya da kanola yağı içeren ürünleri tercih etmek.
Palm yağına işaret eden 30 isim:
-Bitkisel yağ
-Bitki yağı
-Sodium Laureth Sulfate (köpüren hemen her şeyde) ^
-Sodium Lauryl Sulfate ^
-Sodium Dodecyl Sulphate (SDS or NaDS) ^
-Palm Kernel#
-Palm Oil Kernel
-Palm Fruit Oil
-Palmate
-Palmitate
-Glyceryl Stearate
-Stearic Acid
-Elaeis Guineensis
-Palmitic Acid
-Palm Stearine
-Palmitoyl oxostearamide
-Palmitoyl tetrapeptide-3
-Steareth -2
-Steareth -20
-Sodium Kernelate
-Sodium Palm Kernelate
-Sodium Lauryl Lactylate/Sulphate
-Sodium Lauryl Sulfoacetate
-Hyrated Palm Glycerides
-Sodium Isostearoyl Lactylaye
-Cetyl Palmitate
-Octyl Palmitate
-Cetyl Alcohol
-Palmityl Alchohol
Deniz Aytekin
Yesilist.com
www.dunyalilar.org