Birleştiler de… 21 Yüzyıl, e-Demokrasi’nin Yüzyılı olarak geçecek tarihe. Neden?..
Çünkü, klasik demokrasinin artık bıkkınlık veren sınırlı bütün formları terk edilecek. Doğrudan Demokrasi, vazgeçilmez bir biçimde insanlığın küresel tahtına oturacak.
Demokrasinin tüm aktörleri – yurttaşlar, seçmenler – siyasi kuruluşlar, medya, seçilmiş yöneticiler ve hükümetler – bütün’ün olmazsa olmaz parçaları olarak eşit olarak kabul görecek, birbirlerini tamamlayacaklar.
İletişim Teknolojisi, tüm sınırları ortadan kaldıracak. Tarafları karşılıklı olarak besleyecek. Yeni Çağ’ın sosyo-politik en önemli siber silahı olacak.
Sakin olun dostlar… Silahlı devrim filan değil bu, kastettiğim şu ki – temsilî demokrasi, ismine uygun gerçek bir işlevlik kazanacak kısa bir zaman içinde.
Çanlar, uyumakta ısrar eden devekuşları için çalıyor. Son 5 yıl içinde bu konuda öyle bir noktaya gelindi ki, inanın geri dönüşü yok. Teknolojik gelişmelerden beslenen Sosyal Medya Ağı, e-Demokrasi’nin ana kaynağı, çıkış noktası oldu. Paneller, kapalı oturumlar, uzman celseleri – hepsini geçiniz. Yeni Dünya’nın farkına bir türlü farkına varamayan politikacıların, Hitit yöneticilerinden bir farkı kalmadı. Daha da kalmayacak.
İnternet’i denetim altında tutmaya çalışan zavallı beyinler, belki günün birinde şunu anlayacaklar: İnternet, demokrasideki evrimin elektronik beşiği… E-Demokrasi Gemisi’nin, kızağı…
İnternet, temel insan haklarının, ilerlemenin, sosyal ve ekonomik gelişmenin merkezi… Kaldıracı… Dünya, artık ‘bağlanma özgürlüğü’nden söz etmekte… Yani İnternet’e bağlanma ve beyin olarak siber uzay’da toplanma. Görüşlerini engel ve müdahele görmeden, sansürsüz paylaşabilme özgürlüğü.
Bu özgürlükten doğan sosyal medya, üç kapı açmakta İnternet kullanıcılarına: Politik yönden gerçek ve doğru haberlere ulaşarak bilgilenme… Yine politik açıdan güven duygusunun sınanması, devamı veya sona erdirilmesi yönünde bir hükme varılması… Ve kendini yönetenlerin karar verme süreçlerine, birey olarak görüşlerini doğrudan aktararak aktif olarak katılabilme.
ELEKTRONİK DOĞRUDAN MEDYANIN AYAK SESLERİ
Online forumlar… Bir tuşa basarak fikirlerini kitlelerle paylaşabilme… Hızla örgütlenebilme, toplanabilme olanağı… Eğer söz konusu şu veya bu ülkedeki pratikte gerçek haberleri perdeleyen yandaş bir medya oluşmuşsa, yüz-yüze iletişimle bu demode medyayı kadük ve battal bir pozisyona düşürme…
Facebook ve Twitter’in anahtar rol oynadığı son politik gelişmelerde, teknolojinin üç devrimi’nden söz edilmekte: Sosyal Medya anlayışının kendini kanıtlaması ve varlığının perçinlenmesi… İnternet kullanımının yaygınlaşması, kullanıcıların artması… Kullanım olanağının bilgisayar önünden ayağa kalkıp mobil telefonlara aktarılması.
Bloglar, Twitter mesajları sayesinde İnternet’in özgün bir düşünce outlet’i haline gelmesi. Yaş grupları ile ilgili üzerinde önemle durmamız gereken önemli bir nokta var Birincisi, genç nesil, yani 35’in altındakiler. Türkiye’de henüz bu konuda tutarlı bir araştırma yok. Ama, Batı’dakinden farklı olmadığı sanılıyor. Gençlerin, yüzde 80’i aşan ezici bir çoğunluğu, İnternet izleyicisi. Daha uygun bir deyimle, moruklamış yerküreden yükselmiş siber uzay sakinleri.
Orta yaş ve üstü ile grupla (35 üzeri) ilgili sonuçlar da son derece ilginç. 1996’da yüzde 12 ile 16’sı kaynak olarak başvuruyor İnternet’e gelişmiş ülkelerde bu yaş grubunun. 2002’de yüzde bu oran, yüzde 20’leri aşıyor. Son araştırmalara göre ise üçte ikisi yararlanıyor İnternet’ten.
Elektronik Doğrudan Demokrasi’nin (EDD) emeklemeden tıpış adımlara geçişini yaşıyoruz,giderek netleşen ayak seslerini duyuyoruz kısacası. Dostlar… Sosyal Medya ile ilgili çok güzel bir tanım var. Paylaşalım:Radyosu, televizyonu, gazeteleri, dergileri… Klasik Medya, tek yönlü trafik akışı olan demode bir hat gibi. Sizin düşüncelerinizden haberi yok. Merakı da yok. Çok azı dışında, çoğunun umurunda değil.
Sosyal Medya ise çift hatlı bir otoyola benziyor. Tepki veriyorsunuz. Paylaşıyor, eleştiriyor, düzeltiyorsunuz gerektiğinde.
Yabancı bir İnternet sitesinde harika bir karikatür gördüm. Büyük bir meydan… Meydanda devasa bir Lenin heykeli… Bir elini kaldırmış nutuk atıyor… “Bütün Ülkelerin İşçileri, Birleşin” diyor büyük olasılıkla.
Binlerce kişi toplanmış heykelin çevresinde. Ne var ki, kimse ilgilenmiyor heykelle. Herkesin elinde birer cep telefonu, İnternet’te geziniyorlar. Mesajlarının ne olduğunu tahmin ediyorsunuz herhalde: “Tüm Ülkelerin Sosyal Medyacıları, Birleşin!”
Halit Kakınç/oda.tv
www.dunyalilar.org