Yaşam

Helikopter Aileler

Helikopter Aile (Helicopter Parents) terimi ilk defa Foster W. Cline ve Jim Fay tarafından 1990 yılında “Parenting with Love and Logic: Teaching Children Responsibility” kitabında kullanılmış ve Batı ülkelerinde öğretmenler ve diğer profesyoneller tarafından kullanımı yaygınlaşmıştır. Bu terimin ilk çıkış hikayesi, bir çocuğun “annem başımda helikopter gibi dönüyor” şikayetiyle başlamış ve bu kitapta yer almıştır.

helikopter_aile

Helikopter Anne-Babalar

Çocuklarının başından ayrılmayan, etrafında pervane olan, her şeylerine yetişmeye çalışan, hayatlarına ve kişiliklerine müdahale eden, yorulmak bilmeyen anne babalardır. Günümüzde “helikopter aileler”, çocuklarının sosyal ve öğrenim hayatlarında onları çok yakından takip eden, çocuklarının üstlenmesi gereken sorumlulukları büyük bir hevesle üstlenen, evlatlarını tamamen kendilerinin uzantısı olarak gören, her sorunu onlar adına çözmekten mutlu olan ve daha da ileri giderek “Biz tıp okumak istiyoruz” diyebilen ailelerdir.

Bu tür anne babalar genellikle eğitimli, orta ve üst sınıf ailelerden gelmektedirler ve çocuklarından akademik olarak beklentileri çok yüksektir. Texas Üniversitesi’nden Patricia Somers, yaptığı bir araştırmada helikopter aile yaklaşımının sadece orta ve üst sınıfın gösterdiği bir davranış olmadığını, bu tür davranışların tüm gelir düzeylerindeki ailelerde, her iki cinsiyette ve tüm etnik kökenlerdeki bireylerde değişik biçimlerde görüldüğünü belirtmektedir.

Ailelerin her zaman çocukları ile ilgili endişeleri vardır. Bu, onların görev tanımlarının bir parçası haline gelmiştir. Bugün eskiye göre çok daha farklı endişeler taşımaktayız. İnsanların pekçoğu dünyayı korkutucu, rekabetçi bir yer olarak görmekte ve çocuklarının tek başlarına hayatta kalabilmelerinin sürekli olarak uyanık olmalarına bağlı olduğunu düşünmektedir. Avusturalyalı aile eğitimcisi ve uzmanı Michael Grose, “hiç tartışmasız, bugünün anne babaları, eskininkilerden daha çok çocuklarını izliyorlar ve korumacılar” demektedir. Yine, ailelerin çocuklarının keşfederek, yaşayarak öğrenmeleri konusunda isteksiz olduklarını, çocukça seçimler yapmalarından korktuklarını ve hayatı onlar için kolaylaştırarak mutlu olmalarını sağlamaya çalıştıklarını belirtmektedir.

Helikopter aileler, çocuklarının ödevlerini yapıyor, her tür programını düzenliyor, farklı şehirde yaşayan çocuklarını bile sabahları uzaktan kumanda uyandırma görevini üstleniyor, hocalarını arayıp düşük notlar için hesap sorabiliyorlar. Sarah Briggs’in “Dünyanın en uzun göbek bağı” olarak nitelendirdiği cep telefonunun kullanımının da yaygınlaşmasıyla iyice kanıksamaya başlanan “helikopter ebeveynler”, tüm iyi niyetleri ile çocuklarının başarısı için çalışsa da aslında şu mesajı veriyor: “Sen beceriksizsin, bu genç yaşında hayatını dengelemeyi bilmen mümkün değil, işte bu yüzden ben devrede olmak zorundayım“. İşin ilginç yönü, çocuklar bu durumdan gayet hoşnut, önceki nesillerle karşılaştırıldıklarında inanılmaz bir teslimiyet sergiliyorlar, hayat onlara bu şekilde çok daha kolay geliyor çünkü bir anlamda bu genç yaşlarında hem sekreterleri, hem şoförleri, hem kişisel asistanları var.

Peki neden böyle oluyor? Grose, doğrudan medyayı işaret ederek, “kötü haberlerle ilgili günlük bombardıman nedeniyle, ailelerin dünyanın tehlikeli bir yer olduğunu düşündüklerini ve doğal olarak çocuklarını koruma tepkisi verdiklerini” söylemektedir. Bugünün aileleri, doğal olarak çocuklarının geleceği için endişelenmektedirler. Bu baskı ile karşı karşıya kalan aileler, çocuklarının ev ödevlerini kontrol etmeyi veya onların sınırlı olan boş zamanlarından ödün vermeyi kendilerine bir görev olarak görmektedirler.

Bununla birlikte, aile ve toplum yapısındaki köklü değişiklikler de aynı zamanda önemli bir rol oynamaktadır. Farklı kuşakların bir arada olduğu aile yapılarının ortadan kalkmaya başlaması çocukları diğer yetişkinlerden soyutlamaktadır. Bunun anlamı şudur; büyük anne, büyük baba ya da komşularımızın, çocuklarımız sokağın köşesindeki markete giderken veya arkadaşının evinde oyun oynayıp bisiklete binerken onlarla daha az ilgilenmeleri ve dikkat etmeleridir. Bunlar artık tamamen anne babaların görevidir.helikopter_aileler

Helikopter Aile İle Yetişen Çocukların Özellikleri ve Toplumsal Sorunlara Etkisi

Son yıllarda “helikopter aile” olarak adlandırılan bu durum uzmanlarca bir psikolojik ve sosyolojik sorun olarak ele alınmaktadır. Bu anlamda Helikopter Anne-Babaların Türkiye’de de çok yaygın olduğu görülmektedir.

Helikopter aileler, çocuklarının bireyselliğinin gelişmesini kendilerine tehdit görmekte ve onlara bağımlı olması için ellerinden geleni yapmaktadırlar. Çocuklarının bağımsız, kendi kendine yeten bir birey olmasını tehdit olarak gördükleri için çocukların değişim, gelişim çabalarına engel olmakta ve kendilerine bağımlı olmaya zorlamaktadırlar. Bu durum çocuğun kendine yetemeyen, değersiz, güvenilmez biri olmasına neden olduğu gibi kimlik gelişimlerine de engel olmaktadır.

Aşırıcı korumacı çevrede büyüyen, her sorunu anne babası tarafından çözülen, kendi kararlarını kendi alamayan çocukların en belirgin özelliklerini şu şekilde sıralanmaktadır; şişirilmiş bir egoya sahip olma, düşük öz saygı ve yeterlilik duygusu, bastırılmış kişilik, sağduyudan yoksun olma, karar vermekte zorlanma, problem çözme becerisi gelişmemiş olma, daha iyiyi yapma ve çabalama isteği düşük olma, çok güçlü aile bağına ve aileye bağımlı olma.

Bu özellikler, bu tür çocukların sadece en belirgin özellikleri olarak yer almaktadır ve bu liste daha da artırılabilir. Çünkü aşırı koruyucu anne baba olmak, çocuğun normal gelişimine müdahale eden bir yaklaşımdır. Dolayısıyla çocuğun da normal bir gelişimi olmayacaktır. Birçok becerileri eksik, psikolojik problemler yaşamaya yatkın, iş ve özel hayatında problemler ve başarısızlıklar yaşayan bir birey olarak yetişme olasılığı çok yüksektir.

Bütün aileler çocukları için en iyi olanı sağlamak ve onların hayatlarını kolaylaştırmak isterler. Bu iyi niyetli istek bazan çok aşırı biçimde ortaya konup uygulandığında, çocuklar için zararlı, zorlayıcı ve yardım etmekten uzak bir hal almaktadır .

Kendi ayakları üzerinde durabilen sağlıklı bir birey olarak yetişemeyen gençlik sadece aileler için değil, toplum için de bir sorundur. Kendine yetemeyen, anne babasına bağımlı, öz güveni düşük çocuk, geleceğin sorunlu bir yetişkini olarak toplumda yer alacaktır.

Bu şekilde büyüyen ve yetiştirilen gençlerin hayatlarında başarısız olması ve psikolojik problemler yaşaması da kaçınılmazdır. Sağlıklı bireyler olarak yetişmeyen insanların, sağlıklı bir toplum oluşturması da düşünülemez.

Sağlıklı Davranışlar İçin Neler Yapılabilir?

Çocuklarımıza iyilik yaptığımızı düşünürken, onların hayatta kalabilmek için gerekli olan becerilerini ve kendi koruyucu kalkanlarını geliştirmelerine engel olmamalıyız. Bizler, çocuğumuzun hayat boyu eli, ayağı, beyni ve koruyucusu olamayacağımıza göre, onların kendi ayakları üzerinde durmalarını sağlayacak deneyimleri yaşamalarına imkan tanımalıyız.

Eğer siz de birer helikopter anne babaysanız bunun farkına varmanız ve çocuğunuzun kendi hatalarını yaparak-yaşayarak öğrenmesine, hayal kırıklıkları yaşamasına ve bununla başa çıkmayı öğrenmesine, hayatla mücadele etmesine izin vermelisiniz.

Çocuğunuzun akademik başarısına takılıp, kişiliğini bastırmayın. Çünkü sadece okulda başarılı olması mutlu ve sağlıklı bir hayat sürmesinin, hayatta başarılı olmasının hiç bir zaman garantisi değildir. Hayatta başarılı olmasının garantisi sağlıklı bir kişiliğe sahip olması, normal gelişim aşamalarından geçerek sağlıklı bir anne baba tutumuyla büyümüş olmasına bağlıdır. Bunun için nereye kadar koruyacağız nerede aşırıya kaçıyoruz bu çizginin çok iyi belirlenmesi gereklidir. Bunu nasıl belirleyeceğiz? Fuller, bunu belirlemenin basit bir kuralı bulunduğunu belirtmektedir. “Çocuğunuz için sürekli birşeyler yapmaya çalışmayın, onlar kendileri için birşeyler yapabilirler” demektedir.

Karar verebilmek için kendinizi sağlam bilgilerle desteklemeniz gereklidir. Bilmediğiniz konularda korkular geliştirirsiniz. Örneğin çocuğunuz internette gezinirken sürekli oralardan gelebilecek tehlikeleri ararsınız. Bunun yerine oradan gelebilecek tehlikelerin bilinmesi konusunda çocuğunuza yardımcı olmalısınız.

Çocuğunuzun ihtiyaçlarında gözönünde bulundurmanız gereken gerçekler onun huylarına ve olgunluk seviyesine göre belirlenmelidir. Çizginizi nereye kadar sınırlandıracağınız buna bağlıdır. Örneğin, ikinci sınıfa giden bir çocuğun takım antrenmanı için 10 dakikalık bir yürüyüşle gidebiliyor olması ve yakındaki alış veriş merkezlerine tek başına gidebilmesi onun bir sonraki yıl için biraz daha bağımsızlık sınırlarının arttırılması için cesaretlenmesi anlamına gelmektedir. Burada ailenin yapması gereken, çocuğun gidebileceği alanlara öncelikle birlikte gidip yol göstermek ve güvenli bir şekilde bunu nasıl yapabileceğini anlatmak daha sonra onu kendi gidebileceği konusunda desteklemektir. Bu davranış çocuğun kendine olan özgüvenini de destekleyecektir.

Son olarak, başarı ile ilgili bazı kavramları ve düşüncelerimizi yeniden gözden geçirmemiz gerekmektedir. Ölçülebilir sonuçları olan yaratıcı etkinlikleri yapmamız bizim için çok daha değerli olabilir. Belki de anne babaların, çok başarılı bir çocuk yerine, mutlu ve keyifli bir çocuğa sahip olmaları gerektiğini akıllarından çıkarmamaları gereklidir.

Dr. Zeki Pehlivan

YARARLANILAN KAYNAKLAR

Ayşe Kora, Helikopter aileler, bumerang çocuklar ve boş yuva sendromunun sonu http://www.yeniaktuel.com.tr/yaz54-210004-107,126@2100.html

http://www.ecampustours.com/forparents/campuslife/helicopterparents, helicopter parents

http://www.quintcareers.com/helicopter_parent_quiz.html, Are You a Helicopter Parent? A Quintessential Careers Quiz

http://www.relationshipmatters.com/index.php?/archives/3062-Are-Helicopter-Parents-helpful-or-harmful-to-their-children.html

Joel N. Lampert, (2009) Parental Attachment Styles and Traditional Undergraduates’ Adjustment to College: Testing the “Helicopter Parent” Phenomenon. http://scholar.google.com.tr/scholar?start=20&q=helicopter+parents+survey&hl=tr&as_sdt=0&as_vis=1

Sevil Yavuz ( 2011), Helikopter Anne-Babaların çocuk üzerindeki etkisi 13 Nisan 2011 Milliyet Gazetesi,http://www.milliyet.com.tr/helikopter-anne-babalarin-cocuk-uzerindeki-etkisi/pedagog-psk-dan–sevil-yavuz/bebekvecocuk/yazardetay/13.04.2011/1377409/default.htm

Waterson, L. (2010). http://www.andrewfuller.com.au/free/HelicopterParents.pdf

Bu yazı http://www.tedmem.org/ internet sitesinden alınmıştır.

Dünyalılar

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Başa dön tuşu