İnternet denetiminin endişe verici seviyelere ulaştığı bu günlerde, Özel Sanal Ağ’lar (Virtual Private Network-VPN) sayesinde anonim kullanım önemli bir seçenek haline geldi. Ufak bir ücret karşılığı ve bağlantı hızından önemsiz bir tavizle sınırsız İnternet kullanımı mümkün.
VPN kullanarak kişisel ağ bağlantıları bilinen engelleri aşıp, servis sağlayıcı şirketlerin sunucuları üstünden sağlanabiliyor. Bir bilgisayara VPN kurulduğunda, kullanıcı doğrudan bir IP Adresi’ne bağlanmış olarak görünür ve yapacağı tüm bağlantıları bu adres üstünen gerçekleştirir. Ne kadar çok site gezilirse gezilsin, kullanıcı tek bir noktaya bağlı olarak görülür. Bu şekilde, sansür gibi, yerel kaynaklı engeller aşılmış olur.
VPN kullanımı yerel engellerin aşılması kadar, kişisel bilgisayarları dış tehditlere karşı korumakta da etkilidir. Kullanıcı kazara bir saldırı sitesine denk gelirse, kişisel IP adresi gizli kalır. Üçüncü kişilerin ulaşabilecekleri tek IP adresi üstünden bağlantıyı gerçekleştirdiği sunucunun olacaktır.
Buraya kadar saydığım özellikleriyle VPN servisi YouTube yasağı sırasında kullanmaya alışık olduğumuz Proxy Server (vekil sunucu) sistemini andırıyor. Bu uygulamada da doğrudan başka sunucular üstünden İnternet erişimi sağlanıyordu. Bu sistemin pek çok sorunu vardı. Belirli bir server üstündeki kullanıcı sayısına göre hızı çok düşebiliyordu, boğucu miktarda reklamı beraberinde getiriyordu ve virüslere karşı bir koruma sağlamıyordu. Ayrıca tüm bağlantıların tek bir tarayıcı penceresinden yapılması gerekiyordu.
Proxy yerine VPN
Proxy sunucularının tersine, VPN servis sağlayıcıları İnternet’e gönderilen ve buradan çağırılan bilgileri şifreliyor. Bu özelliğiyle kullanıcıya ait herhangi bir bilginin üçüncü kişilerce ulaşılması çok zor bir hale gelmiş oluyor. Ayrıca, Proxy’ler üzerinden sadece tek bir İP adresinden bağlanmanız gerekirken VPN şirketleri, kullanıcılarına değişik ülkelerde çok sayıda sunucu içinden seçme hakkı sağlıyor.
Kullanıcı seçtiği sunucu üzerinden istediği hızda bir bağlantı sağlayamadığı durumda başka bir sunucu seçebiliyor. Bulunduğu noktaya en yakın sunucudan bağlandığı takdirde, Amerika’daki sunuculara kıyasla daha hızlı bir bağlantı sağlamış oluyor. Kullanıcılar tarayıcıları yerine bilgisayarını belirli bir İP adresine yönlendirdiği için özel bir pencere kullanımı gerekmiyor, her zaman olduğu gibi İnternet kullanımını gerçekleştiriyor.
VPN alternatifleri
Türkiye’de VPN Sağlayıcı olarak HotSpot Shield yaygın olarak kullanılıyor. Aylık beş dolar veya yıllık 30 dolar gibi ücretler karşılığında sınırsız İnternet’e sahip olunabiliniyor. Para vermek istemeyen kullanıcılar için de ücretsiz bir sürüm mevcut. Bu sürümde sadece Amerika sunucusundan bağlanılabiliniyor ve çok fazla reklamı beraberinde getiriyor.
SpotFlux da Hotspot Shield gibi çalışan ücretsiz bir VPN. Sadece Amerika’da sunucusu olduğu için hız değişken olabiliyor. Ücretsiz sürümü Hotspot gibi reklamlı. Reklamlardan arındırılmış ücretli sürümü yıllık 30 dolar. Mobil araçlar için geliştirilmiş olan sürümü Windows mobile haricinde her platformda kullanılabiliyor ve yıllık ücreti 6 dolar.
iphone ve ipad kullanıcıları için Onavo iyi bir alternatif olabilir. Kotalı İnternet kullanıcılarının mobil verilerini yüzde 80’e kadar sıkıştırarak iletmesi ve kota tasarrufu sağlaması için geliştirilen yazılım VPN mantığı ile çalıştığı için engelleri aşıyor ve anonim kalmayı sağlayabiliyor. Yazılım şimdilik ücretsiz.
Reklamlardan kurtulmak
Reklamlardan kurtulmak için Google Chrome Ağ Tarayıcısı’nda Michael Gundlach’ın yaptığı AdBlock adlı eklentiyi kurmak yeterli oluyor. Bu eklenti sayesinde, sitelerde karşılaşılan her türlü reklamı engellemek mümkün. YouTube gibi video paylaşım sitelerinde videoların içine yerleştirilen reklamlarda bile etkili oluyor.
Eklentinin algılayamadığı bir reklam olduğu durumda, kullanıcı tarafından, bulunulan sayfada neyin reklam olduğunun tanımlamaya yönelik seçenekler mevcut. Böylelikle söz konusu olan reklamla gelecekte bir daha karşılaşılmıyor. Eklentinin tek problemi bazı sayfalarda bulunan video ve ses dosyalarını da reklam olarak algılayıp engelleyebilmesi. Kullanıcı tarafından istenildiği zaman kapatıp açılabilmesi sayesinde, bu durum da önemli bir problem yaratmıyor. AdBlock ücretsiz bir eklenti ama kullanıcılar yazılımcıya istedikleri kadar bağış yapabiliyor.
Ace VPN
VPN servis sağlayıcılar arasında, inceleyebildiğim kadarıyla, Ace VPN en iyi çalışanı. İnternet’e gönderilen ve oradan çağırılan tüm bilgiler, paketler halinde şifrelenerek kullanıcının bilgisayarında birleştiriliyor. Seçilen tarifeye göre değişik ülkelerdeki 20 veya 30 sunucusuyla ve reklamsız olarak işliyor. Sağladıkları IP adreslerini sürekli güncelledikleri için engellenmesi çok zor hale geliyor.
Standart tarifesi aylık altı, yıllık 55 dolar.
Bir de İnternet başında çok fazla vakit geçiren kullanıcılar için Ultimate VPN tarifesini sunuyor. Bu tarifede aylık 15 veya yıllık 165 dolar karşılığında sınırsız bant genişliğiyle İnternet kullanılabiliyor. Bu özellik video yayınlama (Video streaming), eşler arası paylaşım (P2P; E-Mule benzeri paylaşım programları) ve torrent yazılımlarında oldukça etkin bir kullanım sağlıyor. Her türlü işletim sisteminde ve mobil araçlarda çalışıyor.
Ace VPN üyesi olunduğu durumda, kullanıcıların bilgisayarlarına bir yazılım (Windows için kendi yazılımları olan Open VPN, Macintosh için Tunnelblick adlı program kullanılıyor) kurmaları gerekiyor. Sitenin verdiği IP adresleri bu programa kaydediliyor. Sitenin verdiği kullanıcı adı ve şifreyle bu adreslerden birine bağlanılıp engelsiz İnternet’e ulaşılıyor. Yazılımların kurulması ve kullanılması Ace VPN’in kendi sitesinde detaylı olarak anlatılıyor.
PC Magazine Dergisi’nin İnternet sitesinde ücretsiz VPN sağlayıcıların karşılaştırmalı listesine ulaşmak mümkün.
VPN dışında çözümler
İnternet’te anonimliği sağlayan VPN dışında uygulamalar da var. TOR Project bu uygulamalardan biri. TOR Ağı’na dahil olunduğu durumda kullanıcının İnternet’e gönderdiği ve oradan çağırdığı bilgiler parçalar halinde şifrelenerek, diğer TOR kullanıcılarının bilgisayarları üstünden gönderiliyor. Bu yöntemle kullanıcıların denetimi ve takibi çok zorlaşıyor. TOR kullanmanın dezavantajı doğrudan Flash desteklemiyor olması. Flash videoları çalıştırabilmek için TOR tarayıcısında kullanıcının değişiklikler yapması gerekiyor ve bu değişiklikler kullanıcının anonimliğini ortadan kaldırıyor.
Washington Üniversitesi’nin desteğiyle geliştirilen One Swarm adlı program kullanıcıları arasında paylaşılan bilgilerin diğer bilgisayarlar üzerinden parçalanmış ve şifrelenmiş olarak gerçekleşmesini sağlıyor. Paylaşım bu şekilde gerçekleştiğinden, paylaşılan dosyalar hakkında üçüncü şahısların bilgi edinmesi zorlaşıyor. Bu yazılım sadece paylaşımlarda güvenlik sağlamak için geliştirilmiş, İnternet taramasında herhangi bir fayda sağlamıyor.
Google’dan çözüm
Son olarak, Google’ın geliştirmeye başladığı bir projeden bahsetmek gerekiyor. Doğrudan baskıcı hükümetlere karşı, Google Ideas bünyesinde, Washington Üniversitesi’nin de desteğiyle geliştirilmeye başlanan Uproxyadlı eklenti sayesinde, Chrome veya Firefox tarayıcılarıyla çalışmakta olan kullanıcılar Google hesaplarına Amerika’da yaşayan arkadaşlarını ekleyip, onların erişimi üzerinden İnternet’ten faydalanacaklar.
Şirket sunucularından bağlanmaktansa, tanıdıkları insanlar aracılığıyla İnternet’ten faydalanmak isteyen kullanıcılar için önemli bir alternatif oluşturacak. Eklenti dosya paylaşımlarında herhangi bir kolaylık sağlamayacak; sadece internet taramasında engelleri aşmaya yarayacak. Eklenti şu anda deneme aşamasında.
ÇAĞIL ÖMERBAŞ / Bianet