Yeni bir çalışmaya göre, ister Avustralya’nın kenar mahallelerinden olsun isterse Kalahari’den, tüm okul öncesi çocuklar erişkinlerin hatalarını tekrarlıyor. Bulgular çocukların erişkinlerin kimi zaman hatalı hatta mantık dışı davranışlarına varıncaya dek tüm hareketlerini tekrar etme güdüsünün, evrensel bir insani özellik olduğunu göstermekte.
Araştırmacılar aşırı taklitçiliğin insana özgü bir tuhaflık olduğunu halihazırda bilmekte. Geçmişte yapılan çalışmalarda bir kutuyu açıp içindeki oyuncağı alması öğretilen köpeklerin ve şempanzelerin, eğiticilerinin davranışlarını yineleyerek öğrendikleri görülmüştür. Ancak eğitici kutuyu açmadan önce rutin olarak kutunun kenarını silmek gibi saçma bir davranış yaptığında bile köpekler de maymunlar da bu hareketi atlamakta ve doğrudan oyuncağı almaktadırlar. Bununla birlikte benzer deneyler çocuklarla yapıldığında çocukların en saçma davranışlar da dahil olmak üzere erişkinlerin yaptıklarını bire bir kopyaladıkları görülmektedir.
Queensland Üniversitesi’nden psikolog Mark Nielsen, “Hayvanlar görevin yerine getirilmesine odaklanmaktalar, insanlarsa neredeyse sonucu unutmakta ve gördükleri her şeyi kopyalamaktalar” diye açıklamaktadır. Nielsen bu davranışın farklı kültürler için de geçerli olup olmadığını merak etmiştir çünkü deneylerde yer alan çocukların tamamının orta-üst sınıf, eğitimli Batılı ailelerin çocukları olduğunu fark etmiştir. Bu aileler genellikle çocuklarına model olarak bir şeyler öğretme eğilimindedirler. Bu nedenle Nielsen, tamamen farklı bir ebeveynlik tarzına sahip olan Kalahari Çölü’nün insanları ile çalışmaya karar vermiştir. Batılı bir ebeveyn çocuğuna bir okun ve yayın ne işe yaradığını önce anlatıp sonra onun eline verip hareketlerinin her aşamasında açıklama yaparak nasıl kullanacağını öğretirken, Afrika’da çocukların ava eşlik edip yetişkinleri gözlemlemesine ve deneme yanılma yoluyla öğrenmesine olanak tanınmaktadır. Nielsen, bu dokunmadan öğrenme metodu uygulanan çocukların, erişkinleri daha az taklit edeceği görüşünü ileri sürmüştür.
KÜLTÜRÜN YAYILMASINDAKİ ARACILIK ROLÜ
Bu görüşü test etmek için Nielsen, Kalahari’de yaşayan yaşları 2 ile 13 arasında değişen 90 çocuğa içinde bir oyuncak gizlenmiş kutular dağıtmıştır. Çocukların 62’sine kutuları kendi başlarına açmak üzere incelemeleri için izin verilmiştir. Kutuların bir kısmı bir düğmeye basarak, bir kısmı üzerindeki bir kol çevrilerek açılmaktadır ve çocukların 10’u kendiliklerinden kutuları açmayı başarmışlardır. Ardından Nielsen ve çocukların topluluklarından bir yetişkin, kutuların nasıl açılacağına dair göstererek bilgi vermişler fakat normalden daha zor ve farklı bir yolla açmayı anlatmışlardır (örneğin kutuyu ters çevirip sallayıp sonra düğmeye basmak gibi). Şaşırtıcı bir şekilde, kutuları daha önce kendi başlarına açmayı başarmış olan çocuklar da dahil tüm çocuklar erişkinleri bire bir taklit ederek açmaya çalışmışlardır.
Nisan ayında Psychological Science adlı dergide yayımlanan araştırmada Nielsen, aşırı taklitçiliğin kültürler arası temel bir insani davranış olduğunu ve insan kültürünün yayılmasında aracılık ediyor olabileceğini ileri sürmektedir.
www.dunyalilar.org