Eskimolar… Pek çoğumuzun ismini duyduğu avcı ve toplayıcı halk. Kendi içinde İnuit ve Yupikler olmak üzere ikiye ayrılan bu halk özellikle Alaska ile özdeşleşmiş şekilde akıllara yerleşmiştir.
Morfoloji”; toplumların maddi dayanağını yani toprağa yerleşme biçimlerini, nüfusun hacmini, yoğunluğunu, dağılma biçimini ve toplumsal yaşamın merkezini oluşturan bütün şeyleri betimlemek ve daha önemlisi açıklamak amacıyla inceleyen bilim dalını ifade eder.
Mevsimlerin Eskimo sosyal yaşamı üzerinde ne gibi bir etkisi olabilir? İşte bu nokta keyifli ve ilginç bir bölümün başlangıcını teşkil ediyor.
Yazın çadırlarda ve dağınık bir şekilde yaşayan halkın kışın bir yerleşke içerisinde sıkışmış bir halde barınması kuşkusuz sosyal yaşam üzerinde değişiklik yaratmaktadır.
Öncelikli olarak kısaca konutlar üzerinde duralım. Eskimolar’ın yazın konakladıkları “Tupik” ismini alan çadır, koni biçiminde yerleştirilen sırıklardan oluşmaktadır. Kimi yerlerde çadırlar fok derilerinden de yapılabilmektedir. Temel olarak eğimin keskin olduğu yerde kurulması amaçlanır, bu dayanaklı olması içindir. Çadırda yaşayan kişiler çekirdek bir ailenin üyesidir. Her çadırda tek bir lamba bulunur ki bu Eskimo dünyasına ait ilginç bir kuraldır. Aynı şekilde çadırda deriden yapılan ve uyumak amaçlı kullanılan tek bir bank bulunur, misafir için ayrı bir bölme bulunmaz.
Kışın çadırdan eve geçen Eskimolar, kışlık evlerini de eğimli bir alana inşa ederler. Eskimo evinin tipik özelliği uzun bir ev olmasıdır. Evi oluşturan üç unsur; dışarıdan başlayan ve yarı çukur olan bir kulvar, lambalar için yerleri olan bir bank ve bölme duvarlardır. Bulunulan bölgenin coğrafi şartları, kullanılabilecek materyaller evlerde farklılıklar göstermektedir. Örnek olarak Mackenzie’de bolca sel kütüğünün olması evlerin kütüklerden yapılmasına neden olurken, bazı bölgelerde balina kemikleri kullanılmıştır.
Bilinen en meşhur Eskimo evi olan “İgloo”, Eskimoların temel hammaddelerinden oluşmuştur; yani kardan. Amerika’nın kuzey kıyılarında görülen İgloo’lar büyük evler olup, birden fazla yapıyı içermektedir. İki üç İgloo bir arada olur, ucu yer altına inen bir kulvar içerir.
Ağaç ve balina kemiklerinin olmaması taş evlerin de yapılmasına yol açmıştır. Yoksulluğun olması zamanla büyük evler yerine daha küçük evlerin inşasına neden olmuş, konutlar çeşitli unsurlar dâhilinde şekillenmiştir.
Çadırda daha öncede bahsettiğimiz gibi tek bir aile yaşarken, kışlık konutta birden fazla aile bir arada yaşamaktadır. Grönland’da ev içinde her ailenin kendine ait yeri vardır. İgloolar’da her ailenin kendine özel bir bankı vardır. Yine kışlık bir ev olarak tasarlanan fakat evlerin dışında bir yapı olan “Kashim”(Toplandığım yer) günümüzde birçok yerde olmasa da Alaska’nın tamamında görülmektedir. Bölmenin olmadığı bu yerleşim yapısı bütün yerleşim yerine ait ve sadece kışlık bir yapıdır.
Yazları dağınık bir şekilde çadırlarda yaşayan Eskimolar’ın kışın bir arada aynı çatı altında yaşamaları ve ortak kullanıma sahip Kashim’de toplanmaları kuşkusuz sosyal hayat üzerinde ciddi farklılıklar yaratmaktadır. Dini inançları konusunda mevsimsel değişimler oldukça etkilidir ve bu konu oldukça ilginçtir. Kış döneminde katı bir şekilde bağlı olunan inançlardan yaz döneminde bir kopuş söz konusudur. İnanç kavramı aile içinde doğum, ölüm ayinlerine ve bazı yasakların gözetilmesine dönüşür. Kış mevsiminde dini taşkınlık söz konusudur. En basit olaylar bile büyücülerin müdahalesini gerektirir. Şaman ayinleri söz konusu olabilmektedir. Alaska’da ve özellikle de Saint Michel körfezinde Unalitler’de yapılan sidik torbası bayramı da (şarkılar ve maskeli danslar sonrasında öldürülen deniz hayvanlarının sidik torbalarının denize atılması) dini bir bayramdır. Yine benzer şekilde ölüler bayramı da ölüler ve dünyadakiler arasında bir bağ oluşturan bayram olarak kutlanmaktadır.
Kışlık evlerde yaşam ahlaki açıdan da kuralları beraberinde getirmektedir. Aile ve akrabalık ilişkilerine benzer bir sistem aynı İglou içerisinde yaşayan ailelerde de vardır. Kışlık sistemde iyi avcı olan ve yaşlı olan biri “Şef” olarak seçilir. İç anlaşmazlıklar Şef tarafından çözülür. Kışlık sistemde toplumsal bir birlik söz konusudur ve hukuk sistemi kuralları uygulanır.
Yazlık yerleşim sisteminde fazla bir mülkiyet yoktur. Elbiseler, muskalar, silahlar, kayık ve kadına ait olan lamba. Yani aileler taşınabilir az sayıda mala sahiptir. Kış sisteminde ise; ortaklık rejimi söz konusu olur. Bireysel mülkiyet yerine paylaşımcı bir sistem ön plana çıkar.
Görüldüğü gibi Eskimolar’da ikili bir yaşam şekli söz konusudur. Birbirinden tamamen kopuk olmasa da yazlık yerleşim sistemi ile kışlık sistem arasında farklılıklar göze çarpmaktadır. Mevsimler sadece fiziksel olarak etki etmemekte sosyal hayatın şekillenmesini de büyük ölçüde etkilemektedir.
Dünyalılar