Yaşam

Kız oyuncağı mı istersin, oğlan oyuncağı mı?

Oyuncaklarda yapılan cinsiyet ayrımcılığı için McDonalds’a kafa tutan  Antonia Ayres- Brown adlı 11 yaşındaki bir kız çocuğunun hikayesi …

ANP PRESSLINK - McDONALD'S-NIEUWE HAPPY MEAL DOOS

McDonald’s’ın çocuk menüsü paketi, Happy Meal’in içine her seferinde bir oyuncak koyarlar, bilirsiniz. Hem çocukların ayakları alışsın, hem yesinler, hem oynasınlar, serileri takip etsinler, onlar da büyüyüp çoluk çocuk sahibi olunca, hep beraber yine bize gelsinler diye yapılır bu biraz da.

Mutluluk öğünleri kuşaktan kuşağa yayılsın, yayıldıkça da McDonald’s zincirleri çoğalsın diye…

Yukarıda saydığım özelliklerinin dışında, cinsiyete has bir özellikleri daha var bu paketlerin. Kız paketlerine, resimdeki gibi, pembe ve eflatun ağırlıklı sevimli ve sempatik figürler konulurken, oğlanlarınkine de, klasik, eli kılıçlı, aksiyon kahramanları konulmakta.

Knipsel16

Satış camiasında bunu öne çıkaran bir tek onlar mı sanki diyeceksiniz tabi haklı olarak. Oyuncak satan dükkanların reklamları, tv programları, moda keza… Cici, sevimli, pembe giysili kız çocuklarının ellerine ütü, süpürge, dikiş makinası, bir seksen boyunda, anoreksiya bebekler verilirken, oğlanlar yap-boz, uçak, araba gibi daha ciddi şeylerle, düşünürken görüntüleniyorlar mesela.

“Ütüyü annem kadar iyi yapmak istiyorum,” diyor kızlar reklam broşürlerinde. Mutlu ailelerde yemek pişirenler anneler, gazeteyi okuyan baba…

Esra Erol’la Evlen Benimle programının reklam arası dikkatimi çekti geçenlerde.

“Hanımlar şu deterjanı alın, hanımlar şöyle yıkayın, bulaşık yıkama performansınızı artırın, yoğurt böyle yapılır, dişler şöyle beyazlatılır, ayçiçeği, küp şekeri, saç analizleri, aman hanımlar” derken baksın kuzular, dolsun kasalar olmuş yani. Yuvayı yapanlar hala dişi kuşlar ve evlenenler de sadece kadınlar.

Erkeklere, emansipasyona, okuyan, çalışan kadınlara dair bir tek kelime yok reklam aralarında.

Neyse, birçok insana gayet normal gelen bu Happy Meal paketinin içeriğindeki ayırım, beş yıl önce 11 yaşında olan Antonia Ayres- Brown’ı epey bir kızdırıyor ve bu yüzden de eve gelir gelmez oturup bir güzel mektup yazıyor McDonald’s’a.

“Neden her seferinde kız oyuncaklı paket mi istiyorsun, yoksa oğlanlar için olanı mı diye bir soru soruyorlar sizin çalışanlarınız,” diyor. “Oyuncağın kızı, oğlanı olur mu hiç?”

Üç hafta kadar sonra bir cevap geliyor mektubuna.

“Nereden çıkarıyorsunuz bunu, yok öyle bir şey” diye yazıyor bilir kişiler. “Ne çalışanlara öyle bir soru sormaları öğütlenir, ne de kız-oğlan diye bir cinsiyet ayrımı yapılır bizde. Hem bu sorunun size sorulmuş olması, bunun tüm müşterilere sorulduğu anlamına da gelmiyor ayrıca.

Tövbe, tövbe, daha neler. Üstümüze iyilik sağlık.

Hadi, size iyi günler.”

liberalgirl-1140x641

Aldığı cevapla yetinmiyor tabi bizim kız ve on ikiden fazla şube geziyor babası ile birlikte. Karşılaştığı herşeyi an be an  kaydediyor not defterine ve sonucun ilk izlenimini desteklediğini görüyor. Paketlerin % 79’undan fazlası, cinsiyete bakılarak veriliyor çocuklara.

Elindeki delillerin bu defa sağlam olduğunu düşünen kız, Connecticut’taki insan hakları mahkemesine başvuruyor onlarla. “McDonald’s’larda cinsiyet ayırımı yapılıyor,” diyor, “Şikayetçiyim.”

Komisyon ‘Saçma’ diye değerlendiriyor kızın şikayetini. “Kuru gürültü. Dikkat çekmek için ne yapacağını şaşırdı artık bu millet.”

McDonald’s zaten ilk seferinde olduğu gibi, hiç üzerine alınmıyor. “Çocuk hangisini isterse o verilir bizde. Sorun ne, hala anlamış değiliz,” diyor.

Aldığı tepkiler, şarlatan yerine konmak, üzüyor kızı ama yıldıramıyorlar onu.

Yeni ve daha büyük bir test uyguluyor bu defa.

Babası ile birlikte, 7-11 yaş arasındaki kız ve oğlan çocuklarını, otuz kere restoranlara gönderip Happy Meal siparişi verdiriyorlar ve yine % 92,2’sinin eline, kendi cinsiyetine uygun bir oyuncak verildiğini görüyorlar. Çocuklar tekrar gidip, elindeki parlak bir bebeği aksiyon bir kahramanı ile değiştirmek istediklerinde ise % 42,8’ine istenilen oyuncak verilmeyip, baştan savılıyor.

Topladığı tüm bilgileri bu defa da McDonald’s’ın genel müdürlüğüne gönderen kız, 17 Aralık’ta tekrar bir mektup alıyor onlardan.

Gelen cevap ilkine benzemiyor.

“Şikayetçi olduğunuz konuda yeni bir düzenleme getireceğiz,” diyorlar. “Happy Meal siparişlerinde cinsiyetin göz önünde bulundurulmaması önergesini tüm şubelerimize göndereceğiz.

Tahmin edeceğiniz gibi, sadece Amerika’da 14.000 şube olduğundan, uygulama biraz zaman alacaktır.

Gösterdiğiniz çabalardan ötürü teşekkür ederiz.”

Ayres-Brown, yılda bir milyar Happy Meal satan McDonald’s’ın, çocukları sterotip kalıbına koymalarını bir şekilde engelliyor yani böylece.

“Kendisinden beklenilenden farklı bir şeyi seçen çocuk kendisini kötü hissetmesin,” diyor. “Dışlanmasın… Çocuk olabilsin, seçebilsinler.”

Nafiye Gölbaşı

Dünyalılar

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Başa dön tuşu