Polisin, suçun ve işsizliğin olmadığı; ‘’sosyalist ütopya’’ olarak nitelendirilen İspanyol kasabasıyla tanışın…İspanya’nın güneyinde bir Endülüs kasabası olan Marinaleda’da işsizlik diye bir şey yok. Kasaba, tarım kooperatifleri sayesinde, ekonomik açıdan da refah içinde görünüyor.
İlk bakışta, Marinaleda’yı, diğer İspanyol kasabalarından ayırt etmesi zor gelebilir. Campinya Vadisi’nin göbeğinde bulunan civardaki kırsal kesimleriyse yemyeşil tepelere, kilometreler boyunca uzanan zeytin ağaçlarına ve gözünüz alabildiğince uzaklara açılan altın sarısı buğday tarlalarına ev sahipliği yapıyor.
Marinaleda kasabası, İspanya’nın en güneyinde bulunan Endülüs eyaletindeki diğer kasabalar gibi, bir hayli sevimli ve sakin bir yer.
2008’de ekonomik kriz başladığından bu yana, Marinaleda şöhretini iyice artırdı; geçtiğimiz Ağustos’ta süpermarket baskınları ve çeşitli benzer protestolar örgütleyen ‘’başına buyruk’’ belediye başkanımız Juan Manuel Sánchez Gordillo için de aynı şeyi söyleyebilmemiz mümkün.
Market baskınlarında; yağ, pirinç ve fasulye gibi temel besin ürünleri el arabalarına doldurulup marketten götürüldü. Bu ürünler, fakirlere dağıtılmak üzere yerel aşevlerine taşındı. Başkanımıza, işte bu sebeple, ‘’İspanyol Robin Hood’’ lakabı layık görüldü.
Protestoların ardından yapılan bir röportajda, 1979’dan beri seçimlerde halkın tercihi olan Gordillo, bütün bunların birer hırsızlık değil, şiddete dayalı olmayan bir tür protesto olduğunu söyledi.
Gordillo sözlerine şunları da ekledi:
“Yiyecek ihtiyaçlarını karşılayamayan bir sürü aile var. 21. yy’da böyle bir şeyin olması tam anlamıyla bir rezalet. Beslenme bir haktır; insanlar yaşamlarını sürdürebilmek için besin ihtiyaçlarını karşılamak durumundadırlar.”
Endülüs eyaletinde, banka hacizleri sebebiyle, yaklaşık 690.000 boş mülkiyet bulunuyor. Ancak durum, Marinaleda’da aynı değil; çünkü Gordillo bunu da çözmüş… Kendi evini inşa etmek isteyen olursa, bunu yapmakta serbest. Gerekli malzemeler ve kalifiye işçiler, belediye tarafından karşılanıyor. Evler için, 192 metre karelik alan veriliyor; bu cömertlik sayesinde de evler oldukça geniş ve ferah oluyor. Evin özel kazanç sağlamak amacıyla kullanılamayacağına dair anlaşma imzalayan aileler, yaşamları boyunca her ay 15 euro (19 dolar) gibi ufak bir ödemede bulunuyor.
Endülüs’te işsizlik oranı %37’ye varmış durumda; acıdır ki, gençler arasında işsizlik oranı %55.
Marinaleda’da ise aşağı yukarı 2700 kişi yaşıyor; işçilerin aylık 1200 euro (1600 dolar) kazandığı tarım kooperatiflerine borçlu olarak, kasabada herkesin bir işi var. Her 3 kişiden 1’inin işsiz olduğu bu bölgede, kasabanın böylesi bir başarıya ulaşabilmiş olması son derece şaşırtıcı ve bir o kadar da umut verici…
“Değerlerimizi, tüketim toplumunu, paraya verdiğimiz değeri, bizi neyin bencilleştirdiğini ve içi boş bireyci yaklaşımları tekrar tekrar düşünmemiz, üzerlerine kafa yormamız gerek,’’ diyor ‘İspanyol Robin Hood’Gordillo.
“Marinaleda küçük bir örnek ve bütün dünyanın da bu tecrübeye tanıklık etmesini istiyoruz.’’
Peaceful Warriors adresinde yayınlanan (A City Where Everyone Works, There Is No Police, And The Salary Is 1200 Euros) adlı makaleyi Komünos için Rafet Koca çevirdi.
Diğer kaynaklar: www.yolvemacera.com
“Global Vatandaşlık ya da Yeryüzü Vatandaşlığı…” başlıklı yazımız da ilginizi çekebilir.
Yayınladığımız son içeriklere göz atmak isterseniz…
- Sağlık Sistemi Nasıl Çökertildi
- Bir ABD vekili olarak israil
- Fethullah Gülen ve “Güldürenler”
- Üniversitelere Eleştirel Bir Bakış
- Türkiye İmam Hatip Cumhuriyeti (TİHC)
Dünyalılar