Tuva… Ergenekon destanının anavatanı… Yenisey nehrinin çağladığı bu topraklar, gök tanrı inancının ve Orta Asya şaman geleneğinin filizlendiği coğrafya aynı zamanda.
Burası Anadolu’dan 5000 kilometre uzakta, güney Sibirya’nın Çin ve Moğolistan’la buluştuğu sınırda dünyanın en iyi korunmuş kadim kültürlerinden birisine ev sahipliği yapıyor.
Geleneksel müzikleri olan Gırtlak şarkıları, işte bu ıssız bozkırların vatanında yankılanıyor. Şaman ritüellerinden kaynağını alan büyük bir kültürel zenginlik gırtlak şarkıları. Farklı coğrafyalarda da karşımıza çıkan bu geleneksel müzik türü, Altay ve Tuva Türkleri arasında çok yaygın.
Bu müzik türünü icra edenler, gırtlaklarının alt bölgesindeki kasları kullanarak aynı anda iki veya üç farklı nota seslendirebiliyorlar.
Bazı arkeologlar bu vokal tekniğinin göçer Türk topluluklarıyla Anadolu’ya kadar taşınmış olabileceğini düşünüyor. Teke yarım adası ve Burdur civarındaki yörüklerde boğaz havası olarak bilinen bir teknikle benzerlikler taşıyor.
Temelde 5 farklı icra çeşidi var. Bunlar arasında olan kömey (hömey de deniyor), ağız gırtlak ve yutakta oluşan rezonansla çok uzaklardan bile duyulabiliyor.
Seslerin perde ve melodi zenginliği kısıtlı olsa da gırtlak şarkıları, bozkır insanlarının sesini asırlar öncesinden bize ulaştırıyor.
Tuva cumhuriyetinde yaşayan türkler, gırtlar şarkılarını ve kömey tekniğini yaşatmaya devam ediyor. Kutlamalar ve törenlerin ayrılmaz bir parçası olan gırtlaktan şarkı söyleme geleneği, Tuva’da yüzyıllar boyunca nesilden nesile aktarılarak yaşatılmış.
Tuva müziğinden bir örnek dinlemek isterseniz aşağıdaki bağlantıyı kullanabilirsiniz.
https://dunyalilar.org/tuva-turkleri-muzikleri.html
Hazırlayan: Buğra Derci
bugraderci.blogspot.com.tr