Ali Murat İrat
Eskisi gibi ölmek
Eskisi gibi ölmeye başladık. Bu ülke en iyi bildiği şeyi sergilemekten çekinmiyor yine. Ölümler olmasın diye daha fazla ölmenin meziyet olduğu…
Devamını Oku »Öykümüz şiddetli bir fırtınanın macerasıdır…
Öykümüz şiddetli bir fırtınanın macerasıdır… Başbakan Davutoğlu bunca yıldır susmaktan bıkmış olacak ki her konu hakkında konuşmaya başladı. Uzun zaman…
Devamını Oku »Gündüz Ölümlüleri…
Neden bulunduğumuz hiçbir yere sığamıyoruz da kitaplara koşuyoruz hep? Hiçbir eve, hiçbir işyerine, hiçbir ilişkiye sığamıyoruz. Bizi taşıyacak bir dilden,…
Devamını Oku »Bir cinayet işlersin adı aşk olur
Bazen bir cinayet işlersin adı aşk olur. Ve her aşk bir cinayetle başlar ve mutlak bir cinayetle son bulur. İnan…
Devamını Oku »Yüzleşmek etine bıçak dayamaktır…
Gezi, bir takvim ve yıldönümü etkinliği haline getirilmeye inat hâlâ bir hayalet gibi dolaşıyor iktidarın üzerinde. Ben Gezi’nin bir delilik…
Devamını Oku »“Devletin Bekasının da Allah Belasını Versin”
Modern toplum büyük ve ehlileştirilmiş bir toplama kampıdır hepsi bu. Yaşamak için çalışmak zorunda kaldığımız ve çalışmadığımızda öleceğimizi gayet iyi…
Devamını Oku »- Arka Bahçemiz
Şimdi Babanız Ölmüştür Belki
Ellerimizde kalan son silahlarımızla savaşmalıyız yine de. Yeni bir dünya için… Aşkla ve tutkuyla… İnadına… Sevgi bir uzunluk ölçüsü birimidir…
Devamını Oku » Anlamadım, çığlık mı dediniz sayın bakan?
Anlatıyor çocuk… “Kürkçüler Cezaevine girerken çırılçıplak soyulduk. Askerler bize bağırarak küfür ediyorlardı. ‘Pis teröristler, devlete karşı çıkmak neymiş size göstereceğiz’…
Devamını Oku »- Arka Bahçemiz
Yitirmeli ne varsa ve başlamalı yeniden…
Hep eksik bir yanımız. Nerede, kiminle ve nasıl olursak olalım bir yanımız hep eksik. Ya kanıyor ya susuyor o yanımız.…
Devamını Oku »