Dünyanın ilk sinema filmi, Fransız Lumiere Kardeşler tarafından çekilmiştir diye kabul edilir.
İlk sinema filmi tren istasyonlarıyla ilgili bir belgesel filmiydi. Belgeselin ilk gösterimi Garden Cafe isimli bir yerde, 33 kişiden oluşan bir izleyici topluluğuna 28 Aralık 1895 yılında yapıldı. Bu gösterim sırasında 17 kısa film daha gösterilmiştir. “Fabrikadan Çıkan İşçiler” yine bu kısa filmlerden biriydi. Bu yeni icadı izleyenlerin çoğu, Lumiere Kardeşlerin yaptığının bir sihir olduğunu düşünüyordu. Efsaneye göre filmi izleyenler, trenin ekrana doğru geldiği sahnede çığlıklar atıp salondan kaçmaya çalışmışlar.
Bioskop’un mucitleri Max ve Emile Skladanowsky, gösterimden bir ay önce (1 Kasım 1895) para ödeyen bir topluluğa hareketli görüntü sunumu yaptıkları halde, sinema tarihçileri Lumiére kardeşlerin Grand Café’deki sunumlarını sinemanın gerçek doğuşu olarak kabul ederler. Çünkü Skladanowsky kardeşlerin çift sistemli film yansıtıcıları oldukça kullanışsızdır ve yerini kısa sürede sinematografa bırakmıştır.
İlk senaryolu gerçek film ise 1902 yılında Georges Méliès tarafından çekildi. Le Voyage Dans La Lune ( Aya Yolculuk) adlı film, Ay’a seyahat etmek isteyen bir grubun hikayesini anlatır ve tarihin ilk sinema örneği olarak kabul edilir.
19. yüzyıla kadar hareketli resimler tamamen görsel bir sanat olmasına karşın ilk sessiz filmler kamu tarafından beğenildi. 20. yüzyılın başında filmler öyküsel bir yapı geliştirmeye ve kamera hareketleri filmin hikayesini daha etkili kılacak şekilde uygulanmaya başladı. Filmler sessiz olduğundan, salon sahipleri filmdeki hikâyenin geçiş şekline göre müzik üretecek bir piyanist veya orkestra kiralamaya başladılar. 1920’lerin başlarında çoğu film için bu amaçla hazır müzik listeleri oluşturuldu.
İlk renkli film olarak; 1939 yılına ait Rüzgar Gibi Geçti (Gone with the Wind) ve Oz Büyücüsü (The Wizard Of Oz) isimli filmler bilinir. Fakat, ilk renkli film 1918 tarihinde yapılmış Cupid Angling isimli sessiz film olarak kabul edilir.
Türkiye Sinema Tarihi ise, 14 Kasım 1914 yılında Asteğmen Fuat Uzkınay tarafından çekilen ve günümüze herhangi bir kopyasının ulaşmadığı Ayastefanos Abıdesinin (Yeşilköy’de bulunan Rus abıdesi) yıkılışını gösteren filmle başlar.
Derleyen: Deniz Kartal (kartaldeniz@yahoo.com)